Akıllara 30 milyon dolar hibe geldi… Pentagoncu Rubin Somali’deki krizi yazdı
Son günlerde Türkiye’nin geçen ay Cumhurbaşkanlığı sonucuyla 30 milyon Dolar hibe ettiği Somali’de bir kriz yaşanıyor.
Somali Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı’nda (NISA) bir siber uzman olan 24 yaşındaki İkran Analiz Farah’ı Mogadişu’daki meskeninin yakınında kaçırılarak azap edilip öldürülmesi ülkedeki istikrarları bozdu.
İstihbarat Lideri Fahad Yasin Haji nazaranvden alındı, Devlet Lideri Mohamed Farmaajo da güç durumda kaldı.
Rubin ise Pentagon’a yakınlığıyla bilinen 19FortyFive isimli siteye bu mevzuda bir makale yazarak, “Yasin, Abiy, Isaias ve Farmaajo içinde, demokrasi kıymetine her birinin ötekini destekleyeceği bir üçlü idare kurmaya çalıştı. Üçünün de yerli rakiplerine karşı süratli bir biçimde askeri güce başvurmaları, Afrika Boynuzu’nu istikrarsızlaştırmaları ve Türk, Katar ve/veya Çin çıkarlarının esiri olmaları bölgenin istikrarına ziyan veriyor” sözlerini kullanımı dikkat çekti.
İşte o makalenin tamamı:
26 Haziran 2021’de saldırganlar, Somali Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı’nda (NISA) bir siber uzman olan 24 yaşındaki İkran Analiz Farah’ı Mogadişu’daki konutunun yakınında kaçırdı. Onu kaçıranlar azap edip öldürdüler. İstihbarat şefi Fahad Yasin cinayetten El-Şebab teröristlerini sorumlu tuttu, fakat İkran’ın ailesi, NISA Lideri Fahad Yasin Haji ve yakın etrafını suçladı.
Birden fazla Somalili, İkran’ın ailesine inanıyordu. Somalili analistler, İkran’ın öldürülmesinin, NISA’nın kabahatlerini örtbas etmek için kendi çalışanlarını ve bakılırsav müddetini yasadışı bir biçimde uzatmaya çalışarak Somali’yi uçurumun eşiğine getiren Mohamed Farmaajo’nun hatalarını örtbas etmek için öldürme modeline uyduğunu belirtti. Bu ortada, Somalili güvenlik gorevlilerini öldürmek için sık sık hak sav eden El Şebab, İkran davasıyla rastgele bir ilgisi olduğunu reddetti.
Somalililer, İkran Tahlil’in öldürülmesinin niçininin bildiği birtakım kapalı bilgiler olduğunu sav ediyor.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed’in yürüttüğü soykırım kampanyasını desteklemek için, Eritre diktatörü Isaias Afwerki’nin kayıp kimi Somalili gençleri (Eritre’ye hududu olan Etiyopya eyaleti) Tigray’a yerleştirdiği konuşuluyordu. Bu kayıp gençlerin de soykırıma dayanak vermek için Eritre’de eğitim almak üzere Somali Devlet Lideri Mohamed Farmaajo tarafınca yasadışı bir dizi süreç gerçekleştirdiği ileri sürüyorlar.
Birfazlaca Somalili aile, bir yıldan fazla bir müddetdir oğulları hakkında hiç bir haber alamıyor. NISA Lideri Yasin’in olayı örtbas etmek için İkran’ı öldürdüğü inancı öfkenin taşmasına niye oldu. İstihbarat şefine bağlı güvenlik güçlerinin davayı araştıran gazetecileri susturma eforları ateşi körüklemekten diğer bir işe yaramadı.
Dün gece de Somali Başbakanı Mohamed Hussein Roble, istihbarat lideri Yasin’i iki gün ortasında kendisine NISA’nın olayla ilgili bilgisini özetleyen bir rapor sunmasını istedi. Yasin ise buna karşılık Farmaajo’nun krizi ele almak için bir ulusal güvenlik kurulu toplantısı yapmasını ve başkanlık etmesini talep ederek karşılık verdi. Bu atak, Yasin’in başbakana yönelik müsamahasını, aslında onu sürecin haricinde tutacağını göstermekle kalmadı, bununla birlikte Somali’nin ulusal güvenlik kurulunun üç yıl evvel ortadan kalkmasından bu yana tüm sıkıntıyı küçümsediğini gösterdi. Roble bu hareketin akabinde NISA Lideri Yasin’i bakılırsavden aldı.
Bundan daha sonra yaşanacaklar yalnızca Somali’nin geleceğini değil, Afrika Boynuzu’ndaki barış ve güvenliğin çizgisini de fazlaca düzgün belirleyebilir. Farmaajo ve Yasin mesleklerini birbirlerine borçlu. Yasin, kimi radikal kümelerde geçmişi olan eski bir El Cezire muhabir tanesiydi. Evvelki NISA şefi olan Abdullahi Mohamed Ali’ye nazaran, Yasin’in buyruğunda, Devlet Lideri Farmaajo’yu vazifeye getirmek için kullandığı bir Katar parası vardı. ABD Dışişleri Bakanlığı Farmaajo rejimine milyarlarca dolar sağlamaya devam ederken, bu durum her ikisi için de yararlı bir atılımdı. Yasin’in nazaranv mühleti beraberinde terörle gayret için de bir felaketti: Farmaajo ve Yasin, Eş-Şebab’ı baskı altına almak yerine öfkelerini siyasi muhalefete saldırmaya yöneltti.
Önümüzdeki günler hayli kıymetli. Yasin muhtemelen Roble’a karşı geri adım atacaktır, tıpkı satıcısıyla bir arada uyuşturucu bağımlısı üzere giderek Yasin’e bağımlı hale gelen Farmaajo’ya da olabileceği üzere…
Lider Joe Biden diplomasiyi birinci sıraya koyma kelamı verirken, Dışişleri Bakanı Antony Blinken Afrika’yı ihmal etti. En uygun vakit içinderda bile bu bir küsurdu ancak radikalleri adrenalinle dolduran Afganistan felaketinden daha sonra daha da büyük bir yanılgı oldu.
Yasin, Abiy, Isaias ve Farmaajo içinde, demokrasi kıymetine her birinin ötekini destekleyeceği bir üçlü idare kurmaya çalıştı. Üçünün de yerli rakiplerine karşı süratli bir biçimde askeri güce başvurmaları, Afrika Boynuzu’nu istikrarsızlaştırmaları ve Türk, Katar ve/veya Çin çıkarlarının esiri olmaları bölgenin istikrarına ziyan veriyor. Yasin’in sırf NISA’dan değil, hem de Somali’nin kendisinden de uzaklaştırılması, Somali’yi uçurumdan geri çeken ve demokrasisinin ilerlemesine müsaade veren hareket olabilir. Yasin ve Farmaajo, Somali’nin geleceğinin Siad Barre gibisi bir diktatörlüğe bağlı olduğuna inanabilirler, fakat bu biçimde bir atılım kaos için bir reçete olacaktır.
Süreksiz NISA yöneticisi Tümgeneral Beşir Mohamed Jama’nın milletlerarası dayanağa muhtaçlığı var. Umalım ki Blinken ve CIA Yöneticisi William Burns uyumamış olsun. Jama, yalnızca El Şebab’a karşı savaşta değil, beraberinde adalet için de işini yarıda bıraktı. Somalililer sadece kayıp oğulları hakkındaki gerçeği öğrenmeyi hak etmiyor, hem de Yasin ve Farmaajo da dahil olmak üzere hiç bir figürün sonsuza kadar maddelerin üzerinde duramayacağını da görmeyi hak ediyor.
Çeviri: Mert Taşçılar
ALINTIDIR
Son günlerde Türkiye’nin geçen ay Cumhurbaşkanlığı sonucuyla 30 milyon Dolar hibe ettiği Somali’de bir kriz yaşanıyor.
Somali Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı’nda (NISA) bir siber uzman olan 24 yaşındaki İkran Analiz Farah’ı Mogadişu’daki meskeninin yakınında kaçırılarak azap edilip öldürülmesi ülkedeki istikrarları bozdu.
İstihbarat Lideri Fahad Yasin Haji nazaranvden alındı, Devlet Lideri Mohamed Farmaajo da güç durumda kaldı.
Rubin ise Pentagon’a yakınlığıyla bilinen 19FortyFive isimli siteye bu mevzuda bir makale yazarak, “Yasin, Abiy, Isaias ve Farmaajo içinde, demokrasi kıymetine her birinin ötekini destekleyeceği bir üçlü idare kurmaya çalıştı. Üçünün de yerli rakiplerine karşı süratli bir biçimde askeri güce başvurmaları, Afrika Boynuzu’nu istikrarsızlaştırmaları ve Türk, Katar ve/veya Çin çıkarlarının esiri olmaları bölgenin istikrarına ziyan veriyor” sözlerini kullanımı dikkat çekti.
İşte o makalenin tamamı:
26 Haziran 2021’de saldırganlar, Somali Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı’nda (NISA) bir siber uzman olan 24 yaşındaki İkran Analiz Farah’ı Mogadişu’daki konutunun yakınında kaçırdı. Onu kaçıranlar azap edip öldürdüler. İstihbarat şefi Fahad Yasin cinayetten El-Şebab teröristlerini sorumlu tuttu, fakat İkran’ın ailesi, NISA Lideri Fahad Yasin Haji ve yakın etrafını suçladı.
Birden fazla Somalili, İkran’ın ailesine inanıyordu. Somalili analistler, İkran’ın öldürülmesinin, NISA’nın kabahatlerini örtbas etmek için kendi çalışanlarını ve bakılırsav müddetini yasadışı bir biçimde uzatmaya çalışarak Somali’yi uçurumun eşiğine getiren Mohamed Farmaajo’nun hatalarını örtbas etmek için öldürme modeline uyduğunu belirtti. Bu ortada, Somalili güvenlik gorevlilerini öldürmek için sık sık hak sav eden El Şebab, İkran davasıyla rastgele bir ilgisi olduğunu reddetti.
Somalililer, İkran Tahlil’in öldürülmesinin niçininin bildiği birtakım kapalı bilgiler olduğunu sav ediyor.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed’in yürüttüğü soykırım kampanyasını desteklemek için, Eritre diktatörü Isaias Afwerki’nin kayıp kimi Somalili gençleri (Eritre’ye hududu olan Etiyopya eyaleti) Tigray’a yerleştirdiği konuşuluyordu. Bu kayıp gençlerin de soykırıma dayanak vermek için Eritre’de eğitim almak üzere Somali Devlet Lideri Mohamed Farmaajo tarafınca yasadışı bir dizi süreç gerçekleştirdiği ileri sürüyorlar.
Birfazlaca Somalili aile, bir yıldan fazla bir müddetdir oğulları hakkında hiç bir haber alamıyor. NISA Lideri Yasin’in olayı örtbas etmek için İkran’ı öldürdüğü inancı öfkenin taşmasına niye oldu. İstihbarat şefine bağlı güvenlik güçlerinin davayı araştıran gazetecileri susturma eforları ateşi körüklemekten diğer bir işe yaramadı.
Dün gece de Somali Başbakanı Mohamed Hussein Roble, istihbarat lideri Yasin’i iki gün ortasında kendisine NISA’nın olayla ilgili bilgisini özetleyen bir rapor sunmasını istedi. Yasin ise buna karşılık Farmaajo’nun krizi ele almak için bir ulusal güvenlik kurulu toplantısı yapmasını ve başkanlık etmesini talep ederek karşılık verdi. Bu atak, Yasin’in başbakana yönelik müsamahasını, aslında onu sürecin haricinde tutacağını göstermekle kalmadı, bununla birlikte Somali’nin ulusal güvenlik kurulunun üç yıl evvel ortadan kalkmasından bu yana tüm sıkıntıyı küçümsediğini gösterdi. Roble bu hareketin akabinde NISA Lideri Yasin’i bakılırsavden aldı.
Bundan daha sonra yaşanacaklar yalnızca Somali’nin geleceğini değil, Afrika Boynuzu’ndaki barış ve güvenliğin çizgisini de fazlaca düzgün belirleyebilir. Farmaajo ve Yasin mesleklerini birbirlerine borçlu. Yasin, kimi radikal kümelerde geçmişi olan eski bir El Cezire muhabir tanesiydi. Evvelki NISA şefi olan Abdullahi Mohamed Ali’ye nazaran, Yasin’in buyruğunda, Devlet Lideri Farmaajo’yu vazifeye getirmek için kullandığı bir Katar parası vardı. ABD Dışişleri Bakanlığı Farmaajo rejimine milyarlarca dolar sağlamaya devam ederken, bu durum her ikisi için de yararlı bir atılımdı. Yasin’in nazaranv mühleti beraberinde terörle gayret için de bir felaketti: Farmaajo ve Yasin, Eş-Şebab’ı baskı altına almak yerine öfkelerini siyasi muhalefete saldırmaya yöneltti.
Önümüzdeki günler hayli kıymetli. Yasin muhtemelen Roble’a karşı geri adım atacaktır, tıpkı satıcısıyla bir arada uyuşturucu bağımlısı üzere giderek Yasin’e bağımlı hale gelen Farmaajo’ya da olabileceği üzere…
Lider Joe Biden diplomasiyi birinci sıraya koyma kelamı verirken, Dışişleri Bakanı Antony Blinken Afrika’yı ihmal etti. En uygun vakit içinderda bile bu bir küsurdu ancak radikalleri adrenalinle dolduran Afganistan felaketinden daha sonra daha da büyük bir yanılgı oldu.
Yasin, Abiy, Isaias ve Farmaajo içinde, demokrasi kıymetine her birinin ötekini destekleyeceği bir üçlü idare kurmaya çalıştı. Üçünün de yerli rakiplerine karşı süratli bir biçimde askeri güce başvurmaları, Afrika Boynuzu’nu istikrarsızlaştırmaları ve Türk, Katar ve/veya Çin çıkarlarının esiri olmaları bölgenin istikrarına ziyan veriyor. Yasin’in sırf NISA’dan değil, hem de Somali’nin kendisinden de uzaklaştırılması, Somali’yi uçurumdan geri çeken ve demokrasisinin ilerlemesine müsaade veren hareket olabilir. Yasin ve Farmaajo, Somali’nin geleceğinin Siad Barre gibisi bir diktatörlüğe bağlı olduğuna inanabilirler, fakat bu biçimde bir atılım kaos için bir reçete olacaktır.
Süreksiz NISA yöneticisi Tümgeneral Beşir Mohamed Jama’nın milletlerarası dayanağa muhtaçlığı var. Umalım ki Blinken ve CIA Yöneticisi William Burns uyumamış olsun. Jama, yalnızca El Şebab’a karşı savaşta değil, beraberinde adalet için de işini yarıda bıraktı. Somalililer sadece kayıp oğulları hakkındaki gerçeği öğrenmeyi hak etmiyor, hem de Yasin ve Farmaajo da dahil olmak üzere hiç bir figürün sonsuza kadar maddelerin üzerinde duramayacağını da görmeyi hak ediyor.
Çeviri: Mert Taşçılar
ALINTIDIR