Merhaba karanlıkta hayatta kalanlar. Bu hafta (yemin ettiğim yazıları yazmak yerine) yeni bir oyun hakkında yazmayı uygun gördüm. Girişi fazla uzatmıyor ve mevzumuz olan Blackout Age: Rpg ile sizi baş başa bırakıyorum. Umarım karanlıkla ilgili bir sıkıntınız yoktur…
Yeterli Haber : Artık Elektrik Faturası Yok!
Datastrophic tarafınca yapılan ve 2020 Yılında piyasaya sürülen oyunun konusu şu biçimde; on milyonuncu defa olduğu üzere, bu sefr de “bilinmeyen güçler” dünyayı ziyaret etmişler ve tüm hayat son bulmanın eşiğine gelmiştir. Alçak uzaylılar ve mor bulutları niçiniyle her yerde elektrik kesilmiş, bağlantı kopmuş, ötürüsıyla da insanoğlunun savunması çökmüştür. İşte bu noktada her koyun kendi bacağından asılmaya başlamıştır…
Elektriksiz Kıyamet Olur Mu?
Oyuna rastgele karakterler ile başlıyoruz. Oyun bize 2 karakter veriyor, “al bunları sev, koru, büyüt, geliştir.” diyor. Biz de o denli yapmaya başlıyoruz. Cep telefonundan oynadığımız oyunun bu kısmı, bana This War of Mine’ı hatırlattı. Az renkli olan ekranda, hayatta kalmış iki kişi, emirlerimizi yerine getirmeye başlıyorlar. Her oyunda farklı hayatta kalanlar olabileceği için bir daha oynama ihtimalimiz (en azından bu konuda) artmış.
Verilen karakterler (genelde) birbirinden farklı kabiliyetlere sahip. örneğin bana sarışın bir hanımefendi verilmişti, eli baya ağırdı. Onun yanındaki arkadaşım ise epeyce daha dikkatli ve başarılı arama (yağma da diyebiliriz) yapabiliyordu. Özellikleri birbirinden farklı olsa da, tecrübe kazandıkça istediğimiz özelliklere yönelmeleri mümkün oluyor. aslına bakarsanız aslında oyunun rpg olmasının ana sebebi de sanırım burası. Ben, bir arkadaşımızı ileri düzey dövüşçü yapmış, ötekinin ise zekasını geliştirip daha hayli lvl atlamasını sağlamıştım. Fakat her türlü kombinasyon mümkün.
Blackout Age: Rpg -Elektrik Yoksa Kıyamet mi Kopar?
Karakterlerimiz pek epeyce stat sahibiler. Yakın dövüşü etkileyen statlardan, menzili akın oranlarımızı etkileyenlere kadar özellikler var. Açıkçası bu kadar ayrıntılı beklemiyordum, görür görmez memnun oldum. Exp ile puan alıp dağıtmak, pek zevkli. Karakterlerin sayısal statlarını da kart üzere olan fotoğrafın ardına yazılması, adeta bir çeşit karakter kağıdı bulunmasına sebep olmuş. Muhakkak portatif ve sıkıntısını anlatan bir sistem/görseller konulmuş.
Kıyamet stilinde vesikalık foto.
Günümüzde pek fazlaca cep telefon oyunun yaptığı üzere, Blackout Age: Rpg farklı harita çeşitlerine sahip; yani şayet istersen gerçek hayatta bulunduğumuz noktada ya da farklı bir kentte hayatta kalmaya çalışabiliyoruz. Pekala bu durum hoş mi? Hem evet hem hayır.
Bakkal Ahmet Amcanın Uzaylılar tarafınca Yenmiş Olduğu Gerçeği
Ben kendi oturduğum mahallede oyuna başladım. Canımın istediği her market, kuyumcu, oyuncakçı vb. yere girip hayatta kalmamı sağlayacak bir şeylere bakındım. Bir de ne goreyim girdiğim yerlerin birçoklarının ismi Türkçe. aslına bakarsan oyun başındaki lisan seçeneklerinden de lisanımızı seçmiştim, ancak her dükkanın bu kadar hakikat bir biçimde gösterilmesini beklemiyordum. (Oyun hakkında ne az beklentiye sahipmişim aslında) çok hoşuma giden bir detay oldu. bir daha de yıllardır alışveriş yaptığım insanların uzaylılara yem olma fikri beğenilen değil elbette. Fakat bu bir hayatta kalma oyunu, esasen epey hoş bulunmasına gerek yok. Haydi verdim artı puanı.
Türkçe oyun konusunda gün geçtikçe ilerleme kayıt edilse de, maalesef her oyunda epeyce kaliteli bir çalışma bakılırsamiyoruz. Oyunda, karakterlerin aslına bakarsanız epey az cümleleri var, olanlar da tam manasıyla İngilizce’den çevrilmiş, manasına bakılmadan tamamlanmış üzere cümleler. Maalesef çoğunluğu yapay duruyor. Yabancı lisanla ilgili ağır bir düşünceniz yoksa, Türkçe oynamanızı tavsiye etmiyorum.
Elektrik Olmayabilir, Lakin Oyuncak Olmadan Asla!
Tavsiye etmediğim yerlere gelmişken oyunu biraz bombalıyayım; birinci vakit içinderda oyunda pek epey kaynak var. Yiyecek ve içecek başta olmak üzere, oyuncak elmas, elektronik üzere ayrıntılı eşyalar mevcut. Söylemeye epeyce gerek olmasa da, hem üssümüzü tıpkı vakitte ekipmanlarımızı yaparken bu kaynaklara gereksinim duyuyoruz. Buraya kadar olan kısım hoş. Pekala berbat olan ne?
Bilirsiniz, (bilir misiniz?) cep telefonu oyunlarında genelde günlük, haftalık ve/veya aylık kimi etkinlikler, ufak yarışlar yapılır. Çeşitli nazaranvleri vakit zarfı ortasında yapınca da bonus skin ve öteki armağanları kaparız. Oyunumuz da bu cins aksiyonları bize sunsa da, maalesef kimi nazaranvler çok saçma. Neymiş efendim varlıklı bir adam elmas almak istiyormuş. Neymiş efendim yeni açılan yetimhaneye oyuncak lazımmış…Arkadaş siz ne içiyorsunuz?
Canavarların Gerçek Noktalarına Basmak
Okuyucularımız, Naruto bilir misiniz, sever misiniz emin değilim fakat oradan bir örnekle mevzuyu anlatmak istiyorum.
Adamlarımızı yağmaya gönderdiğimizde, bir binayı ne kadar epeyce ararlarsa, bir canavar ile müsabaka riskimiz o kadar artıyor. Genelde canavarlarla dövüşmek istediğimiz bir şey değil. Geneli kuvvetli ve adamlarımızı ağır yaralayıp öldürme ihtimalleri pek yüksek. İkincisi onları yensek bile cephane kullanıyor ya da silahımızın körelmesine niye oluyoruz. Lakin ister istemez onlarla yüzleşmek zorunda da kalıyoruz.
Vanessa’nın da hiç dövüşesi yok gibi…
Keyifli Yuvamızda Çektiğimiz Izdıraplar
Uzaylı canavarlar ağzımı yüzümü kırmış, yiyecek ve su bulamamışım, yorgun argın konutuma dönmüşüm…ama konutumun durumu benden makûs. Mesken dediğim yeri, modül parça geliştirebiliyoruz. örneğin bulduğumuz eşyaları depoya koyuyoruz ancak deponun bir hududu var, çeşitli kesimlerle daha sonraki düzeye yükseltebiliyoruz. ya da yoktan oda var edip onunla ilgili bonusları da açabiliyoruz. İşte tam bu noktada oyun bir…saçmalıyor diyelim.
Kelamını ettiğim upgrade’ler hoş olsa da, yeni oda açabilmek için ünümüzün (reputation) muhakkak bir sayıda olması gerekiyor. Pekala ünümüz nasıl artıyor? Yaratık öldürerek…
Artık arkadaş bu oyunun dizaynı, her gün uzaylı öldüreyim kahraman asker olayım değil ki? Hayatta kalma oyunlarında savaş hiç bir vakit birinci seçeneğimiz olmamalıdır. aslına bakarsan ben bıçaklayarak ilerliyorsam bunda bir gariplik vardır. Ek olarak niye farklı eşya opsiyonlarına ulaşmak için “ünlü” olmam gerekiyor? örneğin Memati ya da Paris Hilton bu biçimde bir durumda kalınca “hoop” diye istediklerine kavuşuyorlar mı? Sizi bilmem fakat ben bu cins mantıksızlıklar niçiniyle acayip soğuyorum oyunlardan. Bilhassa de oyuna tesirleri fazlaysa…
Uzaylılar İçin “Eğilince Saldırmıyor” Diyorlar, Gerçek Mu?
Son Bir Sefer Oyuncak Bulamazken
Blackout Age: Rpg fiyatsız, artıları ve eksileriyle ortalama bir oyun. Ancak biraz daha açık söylemek gerekirse pek âlâ bir oyun değil. Üstte bahsettiğim mekanik ve mantık saçmalamalarına dayanabilirseniz, aslında çok uzun bir senaryosu da var. Lakin senaryonun ortasındaki tutarsızlıklar ve boşluklarla ilgili de sizi uyarmış olayım.
Blackout Age: Rpg | Işıkların Olmadığı Bir Kıyamet Oyunu yazısı Fanzade sitesinde yayınlanmaktadır.
Fanzade – Son Dakika Haberleri
Yeterli Haber : Artık Elektrik Faturası Yok!
Datastrophic tarafınca yapılan ve 2020 Yılında piyasaya sürülen oyunun konusu şu biçimde; on milyonuncu defa olduğu üzere, bu sefr de “bilinmeyen güçler” dünyayı ziyaret etmişler ve tüm hayat son bulmanın eşiğine gelmiştir. Alçak uzaylılar ve mor bulutları niçiniyle her yerde elektrik kesilmiş, bağlantı kopmuş, ötürüsıyla da insanoğlunun savunması çökmüştür. İşte bu noktada her koyun kendi bacağından asılmaya başlamıştır…
Elektriksiz Kıyamet Olur Mu?
Oyuna rastgele karakterler ile başlıyoruz. Oyun bize 2 karakter veriyor, “al bunları sev, koru, büyüt, geliştir.” diyor. Biz de o denli yapmaya başlıyoruz. Cep telefonundan oynadığımız oyunun bu kısmı, bana This War of Mine’ı hatırlattı. Az renkli olan ekranda, hayatta kalmış iki kişi, emirlerimizi yerine getirmeye başlıyorlar. Her oyunda farklı hayatta kalanlar olabileceği için bir daha oynama ihtimalimiz (en azından bu konuda) artmış.
Verilen karakterler (genelde) birbirinden farklı kabiliyetlere sahip. örneğin bana sarışın bir hanımefendi verilmişti, eli baya ağırdı. Onun yanındaki arkadaşım ise epeyce daha dikkatli ve başarılı arama (yağma da diyebiliriz) yapabiliyordu. Özellikleri birbirinden farklı olsa da, tecrübe kazandıkça istediğimiz özelliklere yönelmeleri mümkün oluyor. aslına bakarsanız aslında oyunun rpg olmasının ana sebebi de sanırım burası. Ben, bir arkadaşımızı ileri düzey dövüşçü yapmış, ötekinin ise zekasını geliştirip daha hayli lvl atlamasını sağlamıştım. Fakat her türlü kombinasyon mümkün.
Blackout Age: Rpg -Elektrik Yoksa Kıyamet mi Kopar?
Karakterlerimiz pek epeyce stat sahibiler. Yakın dövüşü etkileyen statlardan, menzili akın oranlarımızı etkileyenlere kadar özellikler var. Açıkçası bu kadar ayrıntılı beklemiyordum, görür görmez memnun oldum. Exp ile puan alıp dağıtmak, pek zevkli. Karakterlerin sayısal statlarını da kart üzere olan fotoğrafın ardına yazılması, adeta bir çeşit karakter kağıdı bulunmasına sebep olmuş. Muhakkak portatif ve sıkıntısını anlatan bir sistem/görseller konulmuş.
Kıyamet stilinde vesikalık foto.
Günümüzde pek fazlaca cep telefon oyunun yaptığı üzere, Blackout Age: Rpg farklı harita çeşitlerine sahip; yani şayet istersen gerçek hayatta bulunduğumuz noktada ya da farklı bir kentte hayatta kalmaya çalışabiliyoruz. Pekala bu durum hoş mi? Hem evet hem hayır.
Bakkal Ahmet Amcanın Uzaylılar tarafınca Yenmiş Olduğu Gerçeği
Ben kendi oturduğum mahallede oyuna başladım. Canımın istediği her market, kuyumcu, oyuncakçı vb. yere girip hayatta kalmamı sağlayacak bir şeylere bakındım. Bir de ne goreyim girdiğim yerlerin birçoklarının ismi Türkçe. aslına bakarsan oyun başındaki lisan seçeneklerinden de lisanımızı seçmiştim, ancak her dükkanın bu kadar hakikat bir biçimde gösterilmesini beklemiyordum. (Oyun hakkında ne az beklentiye sahipmişim aslında) çok hoşuma giden bir detay oldu. bir daha de yıllardır alışveriş yaptığım insanların uzaylılara yem olma fikri beğenilen değil elbette. Fakat bu bir hayatta kalma oyunu, esasen epey hoş bulunmasına gerek yok. Haydi verdim artı puanı.
Türkçe oyun konusunda gün geçtikçe ilerleme kayıt edilse de, maalesef her oyunda epeyce kaliteli bir çalışma bakılırsamiyoruz. Oyunda, karakterlerin aslına bakarsanız epey az cümleleri var, olanlar da tam manasıyla İngilizce’den çevrilmiş, manasına bakılmadan tamamlanmış üzere cümleler. Maalesef çoğunluğu yapay duruyor. Yabancı lisanla ilgili ağır bir düşünceniz yoksa, Türkçe oynamanızı tavsiye etmiyorum.
Elektrik Olmayabilir, Lakin Oyuncak Olmadan Asla!
Tavsiye etmediğim yerlere gelmişken oyunu biraz bombalıyayım; birinci vakit içinderda oyunda pek epey kaynak var. Yiyecek ve içecek başta olmak üzere, oyuncak elmas, elektronik üzere ayrıntılı eşyalar mevcut. Söylemeye epeyce gerek olmasa da, hem üssümüzü tıpkı vakitte ekipmanlarımızı yaparken bu kaynaklara gereksinim duyuyoruz. Buraya kadar olan kısım hoş. Pekala berbat olan ne?
Bilirsiniz, (bilir misiniz?) cep telefonu oyunlarında genelde günlük, haftalık ve/veya aylık kimi etkinlikler, ufak yarışlar yapılır. Çeşitli nazaranvleri vakit zarfı ortasında yapınca da bonus skin ve öteki armağanları kaparız. Oyunumuz da bu cins aksiyonları bize sunsa da, maalesef kimi nazaranvler çok saçma. Neymiş efendim varlıklı bir adam elmas almak istiyormuş. Neymiş efendim yeni açılan yetimhaneye oyuncak lazımmış…Arkadaş siz ne içiyorsunuz?
Canavarların Gerçek Noktalarına Basmak
Okuyucularımız, Naruto bilir misiniz, sever misiniz emin değilim fakat oradan bir örnekle mevzuyu anlatmak istiyorum.
Adamlarımızı yağmaya gönderdiğimizde, bir binayı ne kadar epeyce ararlarsa, bir canavar ile müsabaka riskimiz o kadar artıyor. Genelde canavarlarla dövüşmek istediğimiz bir şey değil. Geneli kuvvetli ve adamlarımızı ağır yaralayıp öldürme ihtimalleri pek yüksek. İkincisi onları yensek bile cephane kullanıyor ya da silahımızın körelmesine niye oluyoruz. Lakin ister istemez onlarla yüzleşmek zorunda da kalıyoruz.
Vanessa’nın da hiç dövüşesi yok gibi…
Keyifli Yuvamızda Çektiğimiz Izdıraplar
Uzaylı canavarlar ağzımı yüzümü kırmış, yiyecek ve su bulamamışım, yorgun argın konutuma dönmüşüm…ama konutumun durumu benden makûs. Mesken dediğim yeri, modül parça geliştirebiliyoruz. örneğin bulduğumuz eşyaları depoya koyuyoruz ancak deponun bir hududu var, çeşitli kesimlerle daha sonraki düzeye yükseltebiliyoruz. ya da yoktan oda var edip onunla ilgili bonusları da açabiliyoruz. İşte tam bu noktada oyun bir…saçmalıyor diyelim.
Kelamını ettiğim upgrade’ler hoş olsa da, yeni oda açabilmek için ünümüzün (reputation) muhakkak bir sayıda olması gerekiyor. Pekala ünümüz nasıl artıyor? Yaratık öldürerek…
Artık arkadaş bu oyunun dizaynı, her gün uzaylı öldüreyim kahraman asker olayım değil ki? Hayatta kalma oyunlarında savaş hiç bir vakit birinci seçeneğimiz olmamalıdır. aslına bakarsan ben bıçaklayarak ilerliyorsam bunda bir gariplik vardır. Ek olarak niye farklı eşya opsiyonlarına ulaşmak için “ünlü” olmam gerekiyor? örneğin Memati ya da Paris Hilton bu biçimde bir durumda kalınca “hoop” diye istediklerine kavuşuyorlar mı? Sizi bilmem fakat ben bu cins mantıksızlıklar niçiniyle acayip soğuyorum oyunlardan. Bilhassa de oyuna tesirleri fazlaysa…
Uzaylılar İçin “Eğilince Saldırmıyor” Diyorlar, Gerçek Mu?
Son Bir Sefer Oyuncak Bulamazken
Blackout Age: Rpg fiyatsız, artıları ve eksileriyle ortalama bir oyun. Ancak biraz daha açık söylemek gerekirse pek âlâ bir oyun değil. Üstte bahsettiğim mekanik ve mantık saçmalamalarına dayanabilirseniz, aslında çok uzun bir senaryosu da var. Lakin senaryonun ortasındaki tutarsızlıklar ve boşluklarla ilgili de sizi uyarmış olayım.
Blackout Age: Rpg | Işıkların Olmadığı Bir Kıyamet Oyunu yazısı Fanzade sitesinde yayınlanmaktadır.
Fanzade – Son Dakika Haberleri