Kırıkkale Üniversitesi (KKÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hacer Fulya Gülerman, çocuklarda elektronik aygıt kullanmasının uyku saatlerinde azalma, uyku kalitesinde bozulma ve kabızlığa sebep olduğunu bildirdi.
Gülerman, yazılı açıklamasında, Kovid-19 salgını sürecince kısıtlama uygulandığını periyotlarda, Kırıkkale’de 425 çocuğun iştirakiyle tuvalete gitme sıklığı ile salgın periyodunda değişen bedensel aktivite, beslenme hali ve elektronik aygıt kullanması içinde bağlantı olup olmadığını araştırdıklarını belirtti.
Gülerman, araştırmayla ilgili şu ayrıntıları paylaştı:
“Çocukların yüzde 94’ünün günlük en az 1 saat elektronik aygıtla vakit geçirdiğini, yatmadan evvel yüzde 55 oranında elektronik eşyalarla oynadığını ve bu çocukların uyku kalitesinin daha makus olduğunu tespit ettik. Elektronik aygıt kullanım müddetinin uzamasının gece yatma ve sabah kalkış saatlerinde gecikme, toplam uyku saatlerinde azalma ve uyku kalitesinde bozulma ile kıymetli derecede bağlı olduğunu da araştırma sonuçlarımız bizlere söylüyor. Uyku kalitesi makus olan çocukların yüzde 47’si kabız olup, bu çocuklarda uyku kalitesi olağan olanlara kıyasla besbelli düzeyde daha fazla kabızlık saptandı.”
Gülerman, ayaküstü tüketilen besinlerin ve karbonhidrat yüklü beslenmenin, yetersiz su tüketimi ve hareketsiz hayatın kabızlığın önde gelen niçinleri içinde yer aldığını vurguladı.
Çalışmada, çocukların yüzde 7’sinde bozuk uyku tertibi, yüzde 26’sında işlevsel kabızlık saptandığına dikkati çeken Gülerman, şunları kaydetti:
“12-18 yaş çocuklarda kabızlığın daha sık görüldüğü belirlendi. Fastfood ve karbonhidrat yüklü beslenenlerde kabızlık oranı yüzde 44 olup, günlük sıvı alımı 1,5 litre altında olan 305 çocuğun 84’ünde kabızlık sorunu vardı. Anne sütü almamış çocuklarda yüzde 47 oranında ileriki ömürlerinde kabızlık görüldü. 24 aya kadar anne sütü alım mühleti arttıkça kabızlık oranında manalı derecede azalma olduğu görüldü. Çocukların yüzde 66’sının Dünya Sıhhat Örgütü kriterlerine nazaran gereğince bedensel aktivite yapmadığını ve bu çocukların da yüzde 27’sinin kabız olduğunu gözlemledik.”
Gülerman, salgın devrinde bozulan uyku kalitesinin bağırsak fonksiyonlarına ve hayat alışkanlıklarına tesirini de araştırdıklarını belirterek, bu vakitte çocukların bozulan uyku nizamı ve kalitesinin bağırsak fonksiyonlarını etkileyerek işlevsel kabızlık sıklığına niye olduğu kararına vardıklarını kelamlarına ekledi.
AA / Muhammet Fatih Gökmen – Son Dakika Haberleri
Gülerman, yazılı açıklamasında, Kovid-19 salgını sürecince kısıtlama uygulandığını periyotlarda, Kırıkkale’de 425 çocuğun iştirakiyle tuvalete gitme sıklığı ile salgın periyodunda değişen bedensel aktivite, beslenme hali ve elektronik aygıt kullanması içinde bağlantı olup olmadığını araştırdıklarını belirtti.
Gülerman, araştırmayla ilgili şu ayrıntıları paylaştı:
“Çocukların yüzde 94’ünün günlük en az 1 saat elektronik aygıtla vakit geçirdiğini, yatmadan evvel yüzde 55 oranında elektronik eşyalarla oynadığını ve bu çocukların uyku kalitesinin daha makus olduğunu tespit ettik. Elektronik aygıt kullanım müddetinin uzamasının gece yatma ve sabah kalkış saatlerinde gecikme, toplam uyku saatlerinde azalma ve uyku kalitesinde bozulma ile kıymetli derecede bağlı olduğunu da araştırma sonuçlarımız bizlere söylüyor. Uyku kalitesi makus olan çocukların yüzde 47’si kabız olup, bu çocuklarda uyku kalitesi olağan olanlara kıyasla besbelli düzeyde daha fazla kabızlık saptandı.”
Gülerman, ayaküstü tüketilen besinlerin ve karbonhidrat yüklü beslenmenin, yetersiz su tüketimi ve hareketsiz hayatın kabızlığın önde gelen niçinleri içinde yer aldığını vurguladı.
Çalışmada, çocukların yüzde 7’sinde bozuk uyku tertibi, yüzde 26’sında işlevsel kabızlık saptandığına dikkati çeken Gülerman, şunları kaydetti:
“12-18 yaş çocuklarda kabızlığın daha sık görüldüğü belirlendi. Fastfood ve karbonhidrat yüklü beslenenlerde kabızlık oranı yüzde 44 olup, günlük sıvı alımı 1,5 litre altında olan 305 çocuğun 84’ünde kabızlık sorunu vardı. Anne sütü almamış çocuklarda yüzde 47 oranında ileriki ömürlerinde kabızlık görüldü. 24 aya kadar anne sütü alım mühleti arttıkça kabızlık oranında manalı derecede azalma olduğu görüldü. Çocukların yüzde 66’sının Dünya Sıhhat Örgütü kriterlerine nazaran gereğince bedensel aktivite yapmadığını ve bu çocukların da yüzde 27’sinin kabız olduğunu gözlemledik.”
Gülerman, salgın devrinde bozulan uyku kalitesinin bağırsak fonksiyonlarına ve hayat alışkanlıklarına tesirini de araştırdıklarını belirterek, bu vakitte çocukların bozulan uyku nizamı ve kalitesinin bağırsak fonksiyonlarını etkileyerek işlevsel kabızlık sıklığına niye olduğu kararına vardıklarını kelamlarına ekledi.
AA / Muhammet Fatih Gökmen – Son Dakika Haberleri