Eskişehir Vilayet Sıhhat Müdürü Prof. Dr. Uğur Bilge, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı yaptırmayanların bir an evvel aşılarını olması ve aşı süreçleri tamamlanana kadar kendilerini koruyup maske, ara ve hijyen kurallarına daha sıkı uyması gerektiğini bildirdi.
Bilge, yaptığı yazılı açıklamada, aşılamanın bir virüsü ortadan kaldırmak için yavaş lakin sağlam bir yol olduğunu belirterek, aşıların bağışıklık sistemini aktive ederek bedene savunmayı nasıl yapacaklarını öğrettiğini kaydetti.
Aşıların rastgele bir hayvansal eser içermediğinin altını çizen Bilge, “mRNA aşıları, genetiği yani DNA’yı değiştiremez, yalnızca bağışıklık cevabı oluşturacak bilgiyi taşır. Aşıların ortasındaki tüm hususlar inançlıdır. Bu unsurlar aşının inançta olmasını ve bedende yeteri kadar kalmasını sağlar.” tabirini kullandı.
“Aşılanmayan bireyler yeni varyanta sebep olabilir”
Prof. Dr. Bilge, hiç aşı olmayanların ve ikinci doz aşısını yaptırmayanların, olay artışına sebep olduğunun söyleyebileceğine değinerek, şu biçimde devam etti:
“Ayrıca aşılanmayan şahıslar yeni varyanta sebep olabilir. Aşı yaptırmayanlar bir an evvel aşılarını olmalı ve aşı süreçleri tamamlanana kadar kendilerini koruyarak maske, uzaklık ve hijyen kurallarına daha sıkı uymalılar. Tam aşılı bireyler, delta varyantı ile karşılaşsalar bile önemli hastalık ve mevte karşı korunmaya devam etmektedirler. Dünyadaki hastanelerde yatan hastaların ve ölümlerin tamamına yakını aşısız bireyler. Aşılanmamış beşerler yalnızca kendi sıhhatlerini riske atmazlar, aşılanmayarak hem hastalığa açık hale gelirler tıpkı vakitte hastalığın yayılımına niye olabilirler. Çoğalan mutasyonlar, varyantlar haline gelebilir ve aşılanmamış konaklar buna daha kolay müsaade verir. Aşılanmayan şahıslar yeni varyant oluşumuna sebep olabilirler ve virüsün daha önemli cinslerine konut sahipliği yaparlar.”
Sıhhat Bakanlığı bilgilerine göre, Türkiye’de yaklaşık 23 milyon kişinin çabucak hemen aşı olmadığını hatırlatan Bilge, 17 milyon vatandaşın ise ikinci doz aşısını çabucak hemen yaptırmadığını vurguladı.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Selçuk Kızıldağ
Bilge, yaptığı yazılı açıklamada, aşılamanın bir virüsü ortadan kaldırmak için yavaş lakin sağlam bir yol olduğunu belirterek, aşıların bağışıklık sistemini aktive ederek bedene savunmayı nasıl yapacaklarını öğrettiğini kaydetti.
Aşıların rastgele bir hayvansal eser içermediğinin altını çizen Bilge, “mRNA aşıları, genetiği yani DNA’yı değiştiremez, yalnızca bağışıklık cevabı oluşturacak bilgiyi taşır. Aşıların ortasındaki tüm hususlar inançlıdır. Bu unsurlar aşının inançta olmasını ve bedende yeteri kadar kalmasını sağlar.” tabirini kullandı.
“Aşılanmayan bireyler yeni varyanta sebep olabilir”
Prof. Dr. Bilge, hiç aşı olmayanların ve ikinci doz aşısını yaptırmayanların, olay artışına sebep olduğunun söyleyebileceğine değinerek, şu biçimde devam etti:
“Ayrıca aşılanmayan şahıslar yeni varyanta sebep olabilir. Aşı yaptırmayanlar bir an evvel aşılarını olmalı ve aşı süreçleri tamamlanana kadar kendilerini koruyarak maske, uzaklık ve hijyen kurallarına daha sıkı uymalılar. Tam aşılı bireyler, delta varyantı ile karşılaşsalar bile önemli hastalık ve mevte karşı korunmaya devam etmektedirler. Dünyadaki hastanelerde yatan hastaların ve ölümlerin tamamına yakını aşısız bireyler. Aşılanmamış beşerler yalnızca kendi sıhhatlerini riske atmazlar, aşılanmayarak hem hastalığa açık hale gelirler tıpkı vakitte hastalığın yayılımına niye olabilirler. Çoğalan mutasyonlar, varyantlar haline gelebilir ve aşılanmamış konaklar buna daha kolay müsaade verir. Aşılanmayan şahıslar yeni varyant oluşumuna sebep olabilirler ve virüsün daha önemli cinslerine konut sahipliği yaparlar.”
Sıhhat Bakanlığı bilgilerine göre, Türkiye’de yaklaşık 23 milyon kişinin çabucak hemen aşı olmadığını hatırlatan Bilge, 17 milyon vatandaşın ise ikinci doz aşısını çabucak hemen yaptırmadığını vurguladı.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Selçuk Kızıldağ