– Göğüs Kanserinden erken teşhis hayat kurtarıyor
Kanseri yenen Erkurt: ” Hastalık benim değilmiş üzere davrandım ve işe yaradı”
MALATYA – Dünyada her 7 bayandan birisinin göğüs kanserine yakalandığını belirten uzmanlar, erken teşhisin değerine değiniyor. Malatya’da yakalandığı kanseri azmiyle yenen bankacı Hasret Önal Erkurt, bu süreçte yaşadığı anılarını hikayeleştirip, kısa sinemasını çekerek, “Hastalık benim değilmiş üzere davrandım ve işe yaradı” dedi.
Dünyada her yıl Ekim ayı ‘Meme Kanseri Farkındalık Ayı’ olarak kutlanıyor. Türkiye’de de en sık görülen kanser cinslerinden biri olan göğüs kanserinde erken teşhis ve teşhis ise hayat kurtarıyor. Erken konulan teşhis ile öbür tedavilere gerek kalmadan, yalnızca cerrahi yolla de tedavi edilebiliyor.
Malatya’da göğüs kanserine yakalanan ve kanseri azmiyle yenen Hasret Önal Erkurt, bayanların rutin göğüs denetimlerini aksatmamaları ve erken teşhisin hayat kurtardığını söylemiş oldu. Dünyada ve Türkiye’de bu kansere yakalanma oranının azımsanmayacak kadar epeyce olduğunu söyleyen Erkurt, “Şuan, her yedi bayandan bir tanesi göğüs kanserine yakalanıyor. Bu kanserini aslında biz kendimiz de fark edebiliriz. Elimizle rutin denetimlerimizi yapabiliriz lakin bedenimizdeki rastgele bir değişiklikte doktora gitmeyi niçinse erteliyoruz ya da gitmiyoruz. Benim sizlere tavsiyem rutin denetimlerinizi yapın. Bedeninizde rastgele bir değişiklik olsa bunu en yeterli siz bilirsiniz. Zira ben kendi teşhisimi kendim koydum. söylemiş olduğim yerden alınan biyopsi kararında ortaya çıkmıştı. Ne kadar erken farkına varılırsa ve tedaviye başlanırsa o kadar erken sıhhatine kavuşurlar” dedi.
Erken teşhisin hayat kurtardığını söz eden Erkurt, “Kadınlar, KETEM’e ya da bulundukları yerde en yakın hastaneye giderek göğüs denetimlerini yaparak hastalık var ise şayet erkenden tespit etmiş olurlar” tabirlerine yer verdi.
” Hastalık benim değilmiş üzere davrandım”
Hastalık müddetince yaşadıkları anılarını da hikayeleştirip, sinemasını çeken Erkurt, bunu da kısa sinemaya dönüştürerek insanlara faydalı olmak istediğini tabir eden Erkurt, ” Hastalığım mühletince başıma gelenleri yazmaya çalıştım. Beşerler okuyunca kendilerinden bir şeyler bulurlar ve onlara faydalı olabilirim diye düşündüm. Birinci öyküm ameliyatın çabucak ertesinde yazdığım senin değilmiş üzere davran. Bu öyküde hastalığı sahiplenmediğimi anlatmak istedim. Hastalık benim değil nasıl geldiyse o denli de gidecek diye kendi kendime bir fikir yaptım. Nitekim işe yaradığını düşünüyorum” sözlerini kullandı.
Hastalık mühletince kendisine yöneltilen sorulardan rahatsızlık duyduğu ve yazdığı kıssada de hastalara nelerin sorulmaması gerektiğini söz eden Erkurt, “Kanser tanısı alan hastalara insanların en hayli sorduğu kaçıncı evre, metastaz yapmış mı. Bunu sormak hastaya epey acı veriyor bunu sormasınlar. Meraklı insanlarda o kadar epeyce sıkıldım ki bir sabah ‘Kiraz Çiçeği’ kıssasını yazdım. daha sonrasında kısa sinema çektim. Hasta insanlara sorulmaması gereken sorularla ilgiliydi. Beşerler farkında olmadan sizi düşünerek sorular soruyorlar. Lakin onlar karşıdakini üzer mi diye düşünmüyorlar. Ben de bunu sinema olarak yaptım. Zira ne kadar epey bireye ulaşırsam o kadar âlâ olacaktı. Hatta bununla ilgili olumlu dönüşler aldım. Bundan daha sonra hasta insanlara bu biçimde sorular sormayalım dediler. Umarım birilerine bir şeyler anlatabilmişimdir. Onlarda empati kurarak farklı biçimde sorularla hastaları üzebileceklerini düşünmeliler ve sormamalılar. Bir şey söylemek istediklerinde geçmiş olsun diyebilirler” diye konuştu.
Erkurt’un eşi olan ve bununla birlikte İnönü Üniversitesi Hematoloji Bilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt da göğüs kanserinde erken teşhis ve tedavinin hayat kurtardığını belirterek, “Meme kanseri bayanlarda en sık görülen kanser çeşididir. Tüm kanser cinslerine bağlı vefatlar içinde, göğüs kanserine bağlı vefatlar, ikinci sırada yer alıyor. Birinci sırada, akciğer kanseri bulunuyor. Göğüs kanseri yakalanma riski yüksek olan bayanlara sistemli taramalar yapılmalıdır. Her kanserde olduğu üzere göğüs kanserinde de erken teşhis hayat kurtarır. Bu yüzden bayanların kendi muayenelerini kendisi yapıp rastgele bir kuşku halinde tabibine yahut KETEM’e başvurmalıdırlar. Göğüs kanserinin erken tanısı temalırsa daha kolay tedavi edilebilir ve fazlaca daha uzun sağ kalım elde edilebilir” formunda konuştu.
Kanseri yenen Erkurt: ” Hastalık benim değilmiş üzere davrandım ve işe yaradı”
MALATYA – Dünyada her 7 bayandan birisinin göğüs kanserine yakalandığını belirten uzmanlar, erken teşhisin değerine değiniyor. Malatya’da yakalandığı kanseri azmiyle yenen bankacı Hasret Önal Erkurt, bu süreçte yaşadığı anılarını hikayeleştirip, kısa sinemasını çekerek, “Hastalık benim değilmiş üzere davrandım ve işe yaradı” dedi.
Dünyada her yıl Ekim ayı ‘Meme Kanseri Farkındalık Ayı’ olarak kutlanıyor. Türkiye’de de en sık görülen kanser cinslerinden biri olan göğüs kanserinde erken teşhis ve teşhis ise hayat kurtarıyor. Erken konulan teşhis ile öbür tedavilere gerek kalmadan, yalnızca cerrahi yolla de tedavi edilebiliyor.
Malatya’da göğüs kanserine yakalanan ve kanseri azmiyle yenen Hasret Önal Erkurt, bayanların rutin göğüs denetimlerini aksatmamaları ve erken teşhisin hayat kurtardığını söylemiş oldu. Dünyada ve Türkiye’de bu kansere yakalanma oranının azımsanmayacak kadar epeyce olduğunu söyleyen Erkurt, “Şuan, her yedi bayandan bir tanesi göğüs kanserine yakalanıyor. Bu kanserini aslında biz kendimiz de fark edebiliriz. Elimizle rutin denetimlerimizi yapabiliriz lakin bedenimizdeki rastgele bir değişiklikte doktora gitmeyi niçinse erteliyoruz ya da gitmiyoruz. Benim sizlere tavsiyem rutin denetimlerinizi yapın. Bedeninizde rastgele bir değişiklik olsa bunu en yeterli siz bilirsiniz. Zira ben kendi teşhisimi kendim koydum. söylemiş olduğim yerden alınan biyopsi kararında ortaya çıkmıştı. Ne kadar erken farkına varılırsa ve tedaviye başlanırsa o kadar erken sıhhatine kavuşurlar” dedi.
Erken teşhisin hayat kurtardığını söz eden Erkurt, “Kadınlar, KETEM’e ya da bulundukları yerde en yakın hastaneye giderek göğüs denetimlerini yaparak hastalık var ise şayet erkenden tespit etmiş olurlar” tabirlerine yer verdi.
” Hastalık benim değilmiş üzere davrandım”
Hastalık müddetince yaşadıkları anılarını da hikayeleştirip, sinemasını çeken Erkurt, bunu da kısa sinemaya dönüştürerek insanlara faydalı olmak istediğini tabir eden Erkurt, ” Hastalığım mühletince başıma gelenleri yazmaya çalıştım. Beşerler okuyunca kendilerinden bir şeyler bulurlar ve onlara faydalı olabilirim diye düşündüm. Birinci öyküm ameliyatın çabucak ertesinde yazdığım senin değilmiş üzere davran. Bu öyküde hastalığı sahiplenmediğimi anlatmak istedim. Hastalık benim değil nasıl geldiyse o denli de gidecek diye kendi kendime bir fikir yaptım. Nitekim işe yaradığını düşünüyorum” sözlerini kullandı.
Hastalık mühletince kendisine yöneltilen sorulardan rahatsızlık duyduğu ve yazdığı kıssada de hastalara nelerin sorulmaması gerektiğini söz eden Erkurt, “Kanser tanısı alan hastalara insanların en hayli sorduğu kaçıncı evre, metastaz yapmış mı. Bunu sormak hastaya epey acı veriyor bunu sormasınlar. Meraklı insanlarda o kadar epeyce sıkıldım ki bir sabah ‘Kiraz Çiçeği’ kıssasını yazdım. daha sonrasında kısa sinema çektim. Hasta insanlara sorulmaması gereken sorularla ilgiliydi. Beşerler farkında olmadan sizi düşünerek sorular soruyorlar. Lakin onlar karşıdakini üzer mi diye düşünmüyorlar. Ben de bunu sinema olarak yaptım. Zira ne kadar epey bireye ulaşırsam o kadar âlâ olacaktı. Hatta bununla ilgili olumlu dönüşler aldım. Bundan daha sonra hasta insanlara bu biçimde sorular sormayalım dediler. Umarım birilerine bir şeyler anlatabilmişimdir. Onlarda empati kurarak farklı biçimde sorularla hastaları üzebileceklerini düşünmeliler ve sormamalılar. Bir şey söylemek istediklerinde geçmiş olsun diyebilirler” diye konuştu.
Erkurt’un eşi olan ve bununla birlikte İnönü Üniversitesi Hematoloji Bilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt da göğüs kanserinde erken teşhis ve tedavinin hayat kurtardığını belirterek, “Meme kanseri bayanlarda en sık görülen kanser çeşididir. Tüm kanser cinslerine bağlı vefatlar içinde, göğüs kanserine bağlı vefatlar, ikinci sırada yer alıyor. Birinci sırada, akciğer kanseri bulunuyor. Göğüs kanseri yakalanma riski yüksek olan bayanlara sistemli taramalar yapılmalıdır. Her kanserde olduğu üzere göğüs kanserinde de erken teşhis hayat kurtarır. Bu yüzden bayanların kendi muayenelerini kendisi yapıp rastgele bir kuşku halinde tabibine yahut KETEM’e başvurmalıdırlar. Göğüs kanserinin erken tanısı temalırsa daha kolay tedavi edilebilir ve fazlaca daha uzun sağ kalım elde edilebilir” formunda konuştu.