GÖĞÜS Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ersin Günay, hava kirliliğinin insan sıhhatini tehlikeye attığını söyleyerek, “Hava kirliliği niçiniyle her yıl milyonlarca insan hayatını kaybetmektedir. Hava kirliliği, Covid-19’a bağlı akciğer enfeksiyonları için de değerli bir sorundur” dedi.
İtimat Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısmı Prof. Dr. Ersin Günay, Hava Kirliliği ile Savaş Haftası kapsamında yaptığı yazılı açıklamada, ekolojik dengeyi bozan hava kirliliğinin, tabiattaki tüm canlıların hayatını ve insan sıhhatini tehlikeye attığını söylemiş oldu. Hava kirliliğine çoğunlukla motorlu taşıtların ve sanayi kaynaklı ortaya çıkan emisyonlar ve partiküllerin niye olduğunu belirten Günay, “Hava kirliliği niçiniyle her yıl milyonlarca insan ömrünü kaybetmektedir. Hava kirliliği, Covid-19’a bağlı akciğer enfeksiyonları için de kıymetli bir sorundur” diye konuştu.
‘HAVA KİRLİLİĞİ ASTIMI ARTIRIYOR’
Dış ortamlarda ani nem ve ısı değişikliklerinin hatta rüzgarın bile astım belirtilerini başlatabildiğini tabir eden Günay, “Genellikle serin ve yağışlı havalarda astım yakınmaları artar. Motorlu taşıtlardan, sanayi ya da konutlarda kullanılan yakıtlardan kaynaklanan gaz ve tanecikler, teneffüs yollarını tahriş eder ve uyarır. Astım hastaları dış ortamdaki hava kirliliğinin ağır olduğu günlerde, gereksiz aktivitelerden kaçınmalı, konutun pencerelerini kapalı tutmalı, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamalıdır. Bilhassa pandemi sürecinde astımı ve kronik solunumsal hastalığı olan bireylerin maske, ara ve paklık kurallarına uymalarının yanı sıra Covid-19 için önerilen aşıları vaktinde ve uygun sıklıkta yaptırmaları gerekmektedir. Aşılanma, astım hastalarının pandemi sürecini daha rahat ve inançlı olarak geçirmesini sağlayacaktır” dedi.
ASTIMIN RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
Günay, astım hastalığı için kimi risk faktörlerinin olduğunu kaydederek, “Toplumda, astımın birtakım şahıslarda ortaya çıkarken kimilerinde ise görülmediği bu risk faktörleri ile açıklanabilmektedir. Astımın risk faktörlerini şahsi ve çevresel olarak ikiye ayırabiliriz. şahsi risk faktörleri, kalıtım, cinsiyet, şişmanlık üzere bireyin kendisine ve ailesine ilişkin etkenlerdir. Çocuğun anne yahut babasında astım var ise çocukta da astım olma mümkünlüğü yaklaşık yüzde 35’tir. Her iki ebeveynin de astımlı olması durumundaysa çocukta astım gelişme mümkünlüğü 2 kat artmaktadır. Şahsa has risk faktörlerinden biri de kilolu olmaktır. Kilolu şahıslarda artan birtakım hormon gibisi hususlar (leptin ve adiponektin gibi) hava yolu işlevini etkileyerek astım gelişmenine yol açar. Çocukluk çağında astım erkeklerde, ergenlik daha sonrasında ise bayanlarda daha sık görülmektedir. Astıma niye olan çevresel risk faktörler ise, konut tozu akarları, polenler ve kedi köpek epitelleri üzere alerjenler, yenidenlayan enfeksiyonlar, mesleksel maruziyetler, sigara dumanı ve hava kirliliği” dedi.
ASTIMIN TEDAVİ FORMÜLLERİ NELERDİR?
Astım tedavisinin en kıymetli modülünden biri hastaların eğitimi olduğunu belirten Günay, “Eğitimin içerikleri içinde, hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyen alerjenler, hava kirliliği, mesleksel maruziyetler üzere faktörlerden uzak durulması, sigaranın bırakılması, nefes açıcı ilaçların yanlışsız kullanmasın öğrenilmesi sayılabilir. Hava yollarındaki darlığın uygunlaşması için reçete edilen ‘nefes açıcı’ olarak isimlendirilen ilaçların yanlışsız ve sistemli olarak kullanılması gerekmektedir. Ayrıyeten astım hastalığının denetim altında tutulabilmesi için tedavinin sistemli tabip nezaretinde sürdürülmesi gerekmektedir. Astım hastalığının tedavi edilmemesi kararında teneffüse yönelik şikayetler de devam edecektir. Hava yollarında ataklarla ortaya çıkan darlıklar, kalıcı hale gelecek ve tedaviye cevap vermeyen daha önemli sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Tedaviye uyulmaması kararında teneffüs yetmezlikleri ve mevt dahil bir epeyce kıymetli sorun kaçınılmaz hale gelebilir” tabirlerini kullandı.
Demirören Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri
İtimat Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısmı Prof. Dr. Ersin Günay, Hava Kirliliği ile Savaş Haftası kapsamında yaptığı yazılı açıklamada, ekolojik dengeyi bozan hava kirliliğinin, tabiattaki tüm canlıların hayatını ve insan sıhhatini tehlikeye attığını söylemiş oldu. Hava kirliliğine çoğunlukla motorlu taşıtların ve sanayi kaynaklı ortaya çıkan emisyonlar ve partiküllerin niye olduğunu belirten Günay, “Hava kirliliği niçiniyle her yıl milyonlarca insan ömrünü kaybetmektedir. Hava kirliliği, Covid-19’a bağlı akciğer enfeksiyonları için de kıymetli bir sorundur” diye konuştu.
‘HAVA KİRLİLİĞİ ASTIMI ARTIRIYOR’
Dış ortamlarda ani nem ve ısı değişikliklerinin hatta rüzgarın bile astım belirtilerini başlatabildiğini tabir eden Günay, “Genellikle serin ve yağışlı havalarda astım yakınmaları artar. Motorlu taşıtlardan, sanayi ya da konutlarda kullanılan yakıtlardan kaynaklanan gaz ve tanecikler, teneffüs yollarını tahriş eder ve uyarır. Astım hastaları dış ortamdaki hava kirliliğinin ağır olduğu günlerde, gereksiz aktivitelerden kaçınmalı, konutun pencerelerini kapalı tutmalı, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamalıdır. Bilhassa pandemi sürecinde astımı ve kronik solunumsal hastalığı olan bireylerin maske, ara ve paklık kurallarına uymalarının yanı sıra Covid-19 için önerilen aşıları vaktinde ve uygun sıklıkta yaptırmaları gerekmektedir. Aşılanma, astım hastalarının pandemi sürecini daha rahat ve inançlı olarak geçirmesini sağlayacaktır” dedi.
ASTIMIN RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
Günay, astım hastalığı için kimi risk faktörlerinin olduğunu kaydederek, “Toplumda, astımın birtakım şahıslarda ortaya çıkarken kimilerinde ise görülmediği bu risk faktörleri ile açıklanabilmektedir. Astımın risk faktörlerini şahsi ve çevresel olarak ikiye ayırabiliriz. şahsi risk faktörleri, kalıtım, cinsiyet, şişmanlık üzere bireyin kendisine ve ailesine ilişkin etkenlerdir. Çocuğun anne yahut babasında astım var ise çocukta da astım olma mümkünlüğü yaklaşık yüzde 35’tir. Her iki ebeveynin de astımlı olması durumundaysa çocukta astım gelişme mümkünlüğü 2 kat artmaktadır. Şahsa has risk faktörlerinden biri de kilolu olmaktır. Kilolu şahıslarda artan birtakım hormon gibisi hususlar (leptin ve adiponektin gibi) hava yolu işlevini etkileyerek astım gelişmenine yol açar. Çocukluk çağında astım erkeklerde, ergenlik daha sonrasında ise bayanlarda daha sık görülmektedir. Astıma niye olan çevresel risk faktörler ise, konut tozu akarları, polenler ve kedi köpek epitelleri üzere alerjenler, yenidenlayan enfeksiyonlar, mesleksel maruziyetler, sigara dumanı ve hava kirliliği” dedi.
ASTIMIN TEDAVİ FORMÜLLERİ NELERDİR?
Astım tedavisinin en kıymetli modülünden biri hastaların eğitimi olduğunu belirten Günay, “Eğitimin içerikleri içinde, hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyen alerjenler, hava kirliliği, mesleksel maruziyetler üzere faktörlerden uzak durulması, sigaranın bırakılması, nefes açıcı ilaçların yanlışsız kullanmasın öğrenilmesi sayılabilir. Hava yollarındaki darlığın uygunlaşması için reçete edilen ‘nefes açıcı’ olarak isimlendirilen ilaçların yanlışsız ve sistemli olarak kullanılması gerekmektedir. Ayrıyeten astım hastalığının denetim altında tutulabilmesi için tedavinin sistemli tabip nezaretinde sürdürülmesi gerekmektedir. Astım hastalığının tedavi edilmemesi kararında teneffüse yönelik şikayetler de devam edecektir. Hava yollarında ataklarla ortaya çıkan darlıklar, kalıcı hale gelecek ve tedaviye cevap vermeyen daha önemli sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Tedaviye uyulmaması kararında teneffüs yetmezlikleri ve mevt dahil bir epeyce kıymetli sorun kaçınılmaz hale gelebilir” tabirlerini kullandı.
Demirören Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri