İspanya-Belçika vatandaşı Gonzales’in çelişkili tabirleri
Belçika Federal Polisi, Brezilya’nın Fortaleza kentinde Türk havacılık şirketi ACM Havacılık’a ilişkin özel uçakta (TC-GVA)yakalan 1,3 ton kokainin, ülke tarihinde özel jetle yapılmış birinci uyuşturucu kaçakçılığı olduğunu deklare etti.
“Uçak nereye inecekti tam bilemiyoruz” deseler de Brezilya katiyen “Brüksel” dedi…
Biliyorsunuz… 1,3 ton kokainin 50’lik paketler halinde 24 valize yerleştirilmişti. daha sonrası malum!
Bu ortada… ACM Havacılık’tan bu özel jeti kiralayan İspanya vatandaşı1961 doğumlu Valdes Gonzales, bununla birlikte Belçika pasaportuna da sahip.
Geçmişi pek karmaşık da değil aslında. Liege kentinde yaşayan kendi halinde biri. Birkaç yıl evvelce Liege’de iflas eden bir şirketle kontağı var, o kadar…
Uyuşturucuyu filan bırakın en ufak bir hata kaydı bile yok.
Uçak sahiplerinin iflaslarını yazdığımı anımsatırım.
İŞ SEYAHATİNDEN TURİSTİK SEYAHATE
Birinci sorguda, Gonzales, evvel “iş seyahatine” çıktığını söylese de daha sonra “turistik geziye” çıktım dedi. Çelişkiler, çelişkiler, çelişkiler yani…
Hatırlayınız ACM Havacılık da geçenlerde açıklama yaptı: “Söz konusu müşteri ve ferdî eşyalarının şirketimiz ve uçuş grubumuz ile hiç bir ilgisi olmadığı ve yolcu eşyalarının denetim sorumluluğunun büsbütün havalimanı otoritesinde olduğu ve hukuksal sürecin tamamlanmasına müteakip uçuş grubumuz ve uçağımız en kısa müddette Türkiye’ye gelecektir” dendi.
Lakin pek o denli olmadı…
Uçağın öbür mürettebatı özgür bırakılsa da 48 yaşındaki Türk pilot Veli Meczup ve Valdes Gonzales tutuklandı.
Hakim, pilotun çıkarıldığı mahkemede, “Yolcunun şahsi bagajı, benim bilgim yok” demesini pek inandırıcı bulmadı.
niye derseniz?
Türk pilot Veli Mecnun operasyon yapıldığını anladığında çabucak merdiveni toplayıp motorları ateşleyip; kaçmaya çalıştı! O denli ki Federal polis silah çekerek pilotu durdurdu!
Sorular, sorular, sorular…
Artık madem ki pilot uçakta ne taşındığını bilmiyordu bu biçimde niye bu kadar panikledi?
Merdiveni toplayıp, motorları ateşleyip kaçmaya çalışacak kadar korktuğu neydi?
İşin ilginci Pilot Veli Deli’yi savunması için tutulan avukat Leonardo Duavy Pontes in yanı sıra, Brezilya’daki Türk Büyükelçiliği de bir Türk avukat bakılırsavlendirdi; o da duruşmalara eşlik etti.
Tutuksuz yargılanmayı talep ettiler, “kefalet ödeyelim” dediler reddedildi…
DEVLETİN UÇAĞI
Ayrıntıya boğulmayalım…
Bu uçak anı vakitte devletin uçağıydı!
Bu uçak Turgut Özal vaktinde alındı ve TC-ATA ismiyle başbakanlık hizmetinde tekraren kullanıldı…
Geçen günlerde yazılarımda bahsetmiştim: “2018 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin 95’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafınca açılışı yapılan İstanbul Havalimanına iniş yapan uçaklar içinde bir iş jeti de yer aldı.
İşte o jet buydu… Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağının iniştilk evvel birinci vakit içinderda TBMM Lideri Binali Yıldırım’ın ortasında bulunduğu A319 tipi VIP uçağı çabucak akabinde da Affan Yatırım Holding A.Ş. İdare Şurası Lideri Seyhmus Özkan’ı taşıyan TC-GVA kuyruk tescilli Gulfstream 4 tipi uçak iniş gerçekleştirmişti…”
Üstelik TC-ATA 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsü gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Dalaman’dan İstanbul’a getiren uçak…
Evet, evet! İsim sizi yanıltmasın! O devir ismi TC- CET idi. Satıldıktan daha sonra ise TC-GVA oldu.
Çok kıymetli bir uçaktı… Güzel de bu uçak niçin satıldı?
O uçuştaki bir ayrıntısı da hatırlatmama müsaade verin: Transponder ismi verilen ve hava trafik denetim merkezindeki radara yükseklik, sürat, uçuş istikameti üzere ayrıntıları ileterek uçağın tanımlanmasını sağlayan bir sistem vardır. Olağan kaidelerde uçuşta bunun kapalı olması gerekirken o gece açık kalmıştı…
Yani… Her isteyen internet üzerinden yayın yapan bir sitede uçağın nerede olduğunu izleyebilirdi. Artık bir yanılgı mıydı? Şuurlu miydi bilemiyoruz…
HANGİ PRESTİJ
Bir Türk uçağı Brezilya’da tonlarca kokainle yakalanıyor ve bu Türkiye’nin birtakım medyasında hiç bir merak uyandırmıyor. Niçin?
İktidara yakın medya büyük yangın sırasında “HelpTurkey” diye ileti attığı için kimi sanatkarlarımızı amaç gösterirken, yardım isteyen, canı yanan bu hassas insanlara “siz hangi ülkenin vatandaşısınız” derken…
Ve her fırsatta ülkenin prestijini öne sürerlerken…
Türk bayrağı taşıyan, Türk bürokratların sıkça kullandığı bir uçağın Brezilya’nın en büyük kokain olayında ismi geçmesine niye kör ve sağırdır?
Bakınız bu iş sanıldığı üzere sıradan değil ve ülkenin ismini, saygınlığını gölgelemektedir…
İşin ortasında kimler vardır? Bu isimler niye görmezden geliniyor, olay örtbas edilmeye çalışılıyor! niye?
Bu kadar hassas iktidar medyası Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türk Bayrağının prestijini hiç mi düşünmez?
İstek Ertuğrul
ALINTIDIR
Belçika Federal Polisi, Brezilya’nın Fortaleza kentinde Türk havacılık şirketi ACM Havacılık’a ilişkin özel uçakta (TC-GVA)yakalan 1,3 ton kokainin, ülke tarihinde özel jetle yapılmış birinci uyuşturucu kaçakçılığı olduğunu deklare etti.
“Uçak nereye inecekti tam bilemiyoruz” deseler de Brezilya katiyen “Brüksel” dedi…
Biliyorsunuz… 1,3 ton kokainin 50’lik paketler halinde 24 valize yerleştirilmişti. daha sonrası malum!
Bu ortada… ACM Havacılık’tan bu özel jeti kiralayan İspanya vatandaşı1961 doğumlu Valdes Gonzales, bununla birlikte Belçika pasaportuna da sahip.
Geçmişi pek karmaşık da değil aslında. Liege kentinde yaşayan kendi halinde biri. Birkaç yıl evvelce Liege’de iflas eden bir şirketle kontağı var, o kadar…
Uyuşturucuyu filan bırakın en ufak bir hata kaydı bile yok.
Uçak sahiplerinin iflaslarını yazdığımı anımsatırım.
İŞ SEYAHATİNDEN TURİSTİK SEYAHATE
Birinci sorguda, Gonzales, evvel “iş seyahatine” çıktığını söylese de daha sonra “turistik geziye” çıktım dedi. Çelişkiler, çelişkiler, çelişkiler yani…
Hatırlayınız ACM Havacılık da geçenlerde açıklama yaptı: “Söz konusu müşteri ve ferdî eşyalarının şirketimiz ve uçuş grubumuz ile hiç bir ilgisi olmadığı ve yolcu eşyalarının denetim sorumluluğunun büsbütün havalimanı otoritesinde olduğu ve hukuksal sürecin tamamlanmasına müteakip uçuş grubumuz ve uçağımız en kısa müddette Türkiye’ye gelecektir” dendi.
Lakin pek o denli olmadı…
Uçağın öbür mürettebatı özgür bırakılsa da 48 yaşındaki Türk pilot Veli Meczup ve Valdes Gonzales tutuklandı.
Hakim, pilotun çıkarıldığı mahkemede, “Yolcunun şahsi bagajı, benim bilgim yok” demesini pek inandırıcı bulmadı.
niye derseniz?
Türk pilot Veli Mecnun operasyon yapıldığını anladığında çabucak merdiveni toplayıp motorları ateşleyip; kaçmaya çalıştı! O denli ki Federal polis silah çekerek pilotu durdurdu!
Sorular, sorular, sorular…
Artık madem ki pilot uçakta ne taşındığını bilmiyordu bu biçimde niye bu kadar panikledi?
Merdiveni toplayıp, motorları ateşleyip kaçmaya çalışacak kadar korktuğu neydi?
İşin ilginci Pilot Veli Deli’yi savunması için tutulan avukat Leonardo Duavy Pontes in yanı sıra, Brezilya’daki Türk Büyükelçiliği de bir Türk avukat bakılırsavlendirdi; o da duruşmalara eşlik etti.
Tutuksuz yargılanmayı talep ettiler, “kefalet ödeyelim” dediler reddedildi…
DEVLETİN UÇAĞI
Ayrıntıya boğulmayalım…
Bu uçak anı vakitte devletin uçağıydı!
Bu uçak Turgut Özal vaktinde alındı ve TC-ATA ismiyle başbakanlık hizmetinde tekraren kullanıldı…
Geçen günlerde yazılarımda bahsetmiştim: “2018 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin 95’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafınca açılışı yapılan İstanbul Havalimanına iniş yapan uçaklar içinde bir iş jeti de yer aldı.
İşte o jet buydu… Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağının iniştilk evvel birinci vakit içinderda TBMM Lideri Binali Yıldırım’ın ortasında bulunduğu A319 tipi VIP uçağı çabucak akabinde da Affan Yatırım Holding A.Ş. İdare Şurası Lideri Seyhmus Özkan’ı taşıyan TC-GVA kuyruk tescilli Gulfstream 4 tipi uçak iniş gerçekleştirmişti…”
Üstelik TC-ATA 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsü gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Dalaman’dan İstanbul’a getiren uçak…
Evet, evet! İsim sizi yanıltmasın! O devir ismi TC- CET idi. Satıldıktan daha sonra ise TC-GVA oldu.
Çok kıymetli bir uçaktı… Güzel de bu uçak niçin satıldı?
O uçuştaki bir ayrıntısı da hatırlatmama müsaade verin: Transponder ismi verilen ve hava trafik denetim merkezindeki radara yükseklik, sürat, uçuş istikameti üzere ayrıntıları ileterek uçağın tanımlanmasını sağlayan bir sistem vardır. Olağan kaidelerde uçuşta bunun kapalı olması gerekirken o gece açık kalmıştı…
Yani… Her isteyen internet üzerinden yayın yapan bir sitede uçağın nerede olduğunu izleyebilirdi. Artık bir yanılgı mıydı? Şuurlu miydi bilemiyoruz…
HANGİ PRESTİJ
Bir Türk uçağı Brezilya’da tonlarca kokainle yakalanıyor ve bu Türkiye’nin birtakım medyasında hiç bir merak uyandırmıyor. Niçin?
İktidara yakın medya büyük yangın sırasında “HelpTurkey” diye ileti attığı için kimi sanatkarlarımızı amaç gösterirken, yardım isteyen, canı yanan bu hassas insanlara “siz hangi ülkenin vatandaşısınız” derken…
Ve her fırsatta ülkenin prestijini öne sürerlerken…
Türk bayrağı taşıyan, Türk bürokratların sıkça kullandığı bir uçağın Brezilya’nın en büyük kokain olayında ismi geçmesine niye kör ve sağırdır?
Bakınız bu iş sanıldığı üzere sıradan değil ve ülkenin ismini, saygınlığını gölgelemektedir…
İşin ortasında kimler vardır? Bu isimler niye görmezden geliniyor, olay örtbas edilmeye çalışılıyor! niye?
Bu kadar hassas iktidar medyası Türkiye Cumhuriyeti’nin, Türk Bayrağının prestijini hiç mi düşünmez?
İstek Ertuğrul
ALINTIDIR