TÜRK Böbrek Vakfı Lideri Timur Erk, yüzde 5’e çıkarılan nişasta bazlı şeker (NBŞ) kotasının bir daha yüzde 2,5 düzeyine getirilmesi gerektiğini belirtirken, “aslına bakarsanız fazla şeker tüketiyoruz bir de üstüne üstlük nişasta bazlı şeker tükettiğimizde şişmanlık, çok şişmanlık ve onun yarattığı bütün hastalık gündeme gelir” dedi.
Türk Böbrek Vakfı Lideri Timur Erk, nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 2,5’tan yüzde 5’e çıkarılması sonucuna ait açıklamada bulundu. Türkiye‘de 3 milyon seviyesinde ‘aşırı obez’ bulunduğunu, bunun 1,8 milyonunun çocuk yaşta olduğunu, çocuk obez sayısının her yıl yüzde 8 artış gösterdiğini vurgulayan Timur Erk, bu durumun önemli dert yarattığına işaret etti.
‘GLİKOZ HER YERDE PARÇALANMA İMKANI VARDIR’Obeziteyi şeker türevleri ve bilhassa nişasta bazlı şekerin oluşturduğuna dikkati çeken Timur Erk, “Bildiğimiz sakkaroz, yani sofra şekeri, yani pancar şekeri yüzde 50 glikoz, yüzde 50 fruktozdan ibarettir. Fakat bilhassa mısırdan yapılan nişasta bazlı şeker, yani yüksek fruktozlu mısır şurubu tabir ettiğimiz nişasta bazlı şeker, yüzde 50’den çok fruktoz içerir, daha az glikoz içerir. Sofra şekerinde glikoz ile fruktoz bir molekülde bağlıyken, nişasta bazlı şekerde bağımsız biçimde hareket eder. Bu niçinle fruktoz tesiri epey daha fazladır, karaciğerde yağlanmaya niçiniyet verir. Yalnızca karaciğerde parçalanır. halbuki glikoz her yerde parçalanma imkanı vardır. İşte bu niçinle bundan 3 sene evvelce, 3 Mart 2018’de üç bakan bir ortaya gelip ortaklaşa bir deklarasyon yaptılarsa ve okullarda sağlıklı beslenme, sağlıklı besin logosunu benimsedilerse ve 3 Mart 2018 tarihinde Sıhhat Bakanlığı’nın Bilim Konseyi bu bahiste benim söylemiş olduklerimi söz etmişse bu biçimde bir kasvet var demektir” diye konuştu.’NİŞASTA BAZLI ŞEKER KOTASI YÜZDE 100 ARTIRILDI’5 Haziran 2021 tarihinde yayınlanan ‘Şeker Kotaları Yönetmeliği’ne bakılırsa nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 2,5’tan yüzde 5’e çıkarıldığını vurgulayan Timur Erk, şunları söylemiş oldu:
“2018’de, yüzde 10 olan nişasta bazlı şeker kotasını yüzde 5’e, daha sonra yüzde 2,5’a indirmişken artık yüzde 100 artırıldı. Obezite, bilhassa nişasta bazlı şekerin tetiklediği obezite önemli kasvet demektir. O niçinle nişasta bazlı şeker tüketimini azaltmamız lazım. Hazır paketlenmiş, işlenmiş besinlerden uzak durmamız lazım. Dünya Sıhhat Örgütü’ne nazaran 150 gram şeker tüketimi var günlük yetişkin bazında. Bunu bir an evvelce aşağılara çekmek lazım. 50 gram kâfi. aslına bakarsan fazla şeker tüketiyoruz bir de üstüne üstlük nişasta bazlı şeker tükettiğimizde şişmanlık, çok şişmanlık ve onun yarattığı bütün hastalık gündeme gelir. Bu niçinle bilhassa sağlıklı kuşakların yetişmesi konusunda çok hassas olan Sayın Cumhurbaşkanımıza hitap ediyorum, lütfen bu mevzuyu yeniden irdelesin ve yüzde 2,5 pozisyonunda eskisi üzere nişasta bazlı şeker kotasını bıraktırsın”
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ahmet Acar
Türk Böbrek Vakfı Lideri Timur Erk, nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 2,5’tan yüzde 5’e çıkarılması sonucuna ait açıklamada bulundu. Türkiye‘de 3 milyon seviyesinde ‘aşırı obez’ bulunduğunu, bunun 1,8 milyonunun çocuk yaşta olduğunu, çocuk obez sayısının her yıl yüzde 8 artış gösterdiğini vurgulayan Timur Erk, bu durumun önemli dert yarattığına işaret etti.
‘GLİKOZ HER YERDE PARÇALANMA İMKANI VARDIR’Obeziteyi şeker türevleri ve bilhassa nişasta bazlı şekerin oluşturduğuna dikkati çeken Timur Erk, “Bildiğimiz sakkaroz, yani sofra şekeri, yani pancar şekeri yüzde 50 glikoz, yüzde 50 fruktozdan ibarettir. Fakat bilhassa mısırdan yapılan nişasta bazlı şeker, yani yüksek fruktozlu mısır şurubu tabir ettiğimiz nişasta bazlı şeker, yüzde 50’den çok fruktoz içerir, daha az glikoz içerir. Sofra şekerinde glikoz ile fruktoz bir molekülde bağlıyken, nişasta bazlı şekerde bağımsız biçimde hareket eder. Bu niçinle fruktoz tesiri epey daha fazladır, karaciğerde yağlanmaya niçiniyet verir. Yalnızca karaciğerde parçalanır. halbuki glikoz her yerde parçalanma imkanı vardır. İşte bu niçinle bundan 3 sene evvelce, 3 Mart 2018’de üç bakan bir ortaya gelip ortaklaşa bir deklarasyon yaptılarsa ve okullarda sağlıklı beslenme, sağlıklı besin logosunu benimsedilerse ve 3 Mart 2018 tarihinde Sıhhat Bakanlığı’nın Bilim Konseyi bu bahiste benim söylemiş olduklerimi söz etmişse bu biçimde bir kasvet var demektir” diye konuştu.’NİŞASTA BAZLI ŞEKER KOTASI YÜZDE 100 ARTIRILDI’5 Haziran 2021 tarihinde yayınlanan ‘Şeker Kotaları Yönetmeliği’ne bakılırsa nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 2,5’tan yüzde 5’e çıkarıldığını vurgulayan Timur Erk, şunları söylemiş oldu:
“2018’de, yüzde 10 olan nişasta bazlı şeker kotasını yüzde 5’e, daha sonra yüzde 2,5’a indirmişken artık yüzde 100 artırıldı. Obezite, bilhassa nişasta bazlı şekerin tetiklediği obezite önemli kasvet demektir. O niçinle nişasta bazlı şeker tüketimini azaltmamız lazım. Hazır paketlenmiş, işlenmiş besinlerden uzak durmamız lazım. Dünya Sıhhat Örgütü’ne nazaran 150 gram şeker tüketimi var günlük yetişkin bazında. Bunu bir an evvelce aşağılara çekmek lazım. 50 gram kâfi. aslına bakarsan fazla şeker tüketiyoruz bir de üstüne üstlük nişasta bazlı şeker tükettiğimizde şişmanlık, çok şişmanlık ve onun yarattığı bütün hastalık gündeme gelir. Bu niçinle bilhassa sağlıklı kuşakların yetişmesi konusunda çok hassas olan Sayın Cumhurbaşkanımıza hitap ediyorum, lütfen bu mevzuyu yeniden irdelesin ve yüzde 2,5 pozisyonunda eskisi üzere nişasta bazlı şeker kotasını bıraktırsın”
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ahmet Acar