Bayındır Söğütözü Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısım Lideri Doç. Dr. Cem Gündoğdu, akciğer kanserine niye olan en büyük niçinin sigara kullanması olduğunu belirterek, sigara dumanına pasif olarak maruz kalınmasının da kanser riskini yüzde 20-30 artırdığını bildirdi.
Bayındır Sıhhat Kümesi’nden yapılan açıklamada akciğer kanserine ait görüş ve ikazları yer alan Gündoğdu, akciğer kanserinin hem gelişmiş tıpkı vakitte gelişmekte olan ülkelerde değerli bir vefat sebebi olarak görüldüğünü aktardı.
Dünya genelinde hem erkeklerde birebir vakitte bayanlarda kansere bağlı ölümlerin en sık sebebi olan akciğer kanserinin, tüm kanser ölümlerinin yüzde 19,4’ünden sorumlu tutulduğunu kaydeden Gündoğdu, bu sayının her yıl göğüs, kolon ve prostat kanserinden dolayı kaybedilen hasta sayısı toplamından daha yüksek olduğunu bildirdi.
Gündoğdu, akciğer kanserlerinin küçük hücreli akciğer kanseri (KHAK) ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) olarak iki kümeye ayrıldığını, bu iki tip kanserin büyüme suratları, yayılımları ve tedavilerinin farklı biçimde gerçekleştiğini anlattı.
KHAK’nin akciğer kanserlerinin yüzde 10-15’ini oluşturduğunu aktaran Gündoğdu, “En süratli büyüyen ve en süratli yayılım gösteren tipidir. Sigara ile hayli yakından bağlantılı. Bu tümörlerin yalnızca yüzde 1’i sigara içmemiş şahıslarda ortaya çıkıyor. Çok süratli metastaz yaptığından çoklukla teşhis konulduğu sırada bedende yayılmış olduğu görülüyor. tıpkı vakitte kemoterapiye âlâ cevap veriyor.” sözlerini kullandı.
Gündoğdu, KHDAK çeşidinin en sık görülen akciğer kanseri olarak tüm hastaların yüzde 85-90’ını oluşturduğunu kaydederek, 3 ana tipi bulunan bu hastalıkla ilgili bilgi verdi.
Akciğer kanserinin en sık görülen niçininin sigara kullanması olduğunu aktaran Gündoğdu, içilen sigara sayısının, sigara içme müddetinin, erken başlama yaşının, dumanı derin çekmenin ve katran ölçüsünün kanserin gelişme riskini artırdığını bildirdi.
“Sigarayı bırakmak kanser riskini vakit içinde azaltıyor”
Doç. Dr. Gündoğdu, sigara dumanına pasif olarak maruz kalınmasının da akciğer kanseri riskini artırdığını belirterek, şu ayrıntıları verdi.
“Pasif içicilik kalp hastalıkları ve öbür rahatsızlıklara niye olabileceği üzere akciğer kanseri riskini de artırıyor. Kendileri sigara içmedikleri biçimde konut yahut iş yerlerinde pasif olarak dumana maruz kalan şahıslarda akciğer kanseri gelişme riski yüzde 20-30 artıyor. Düşük tar içeren ‘light’ sigaraların kullanmasının kanser riskinde azalmaya niye olduğuna dair ise bir ispat bulunmuyor. Puro içenlerde risk 3 kat, pipo kullananlarda 8 kat artıyor. Akciğer kanseri hiç sigara kullanmamış şahıslarda de görülebiliyor. Tüm akciğer kanserleri hastalarının yüzde 15’ini sigara içmeyenler oluşturuyor.”
Gündoğdu, sigaranın bırakılması durumunda akciğer kanseri mümkünlüğünün vakit içinde azaldığını ve sigara bırakıldıktan 10-20 yıl daha sonra hiç içmemişlerin düzebir daha yaklaşıldığını bildirdi.
Kanser riskini artıran başka niçinlere değinen Gündoğdu, bunlardan kimilerinin; asbest, kömür ve petrol eserleri, ailede akciğer kanseri hikayesi bulunması, akciğerlere uygulanan ışınım tedavisi, içilen suyun yüksek oranda arsenik içermesi ve yüksek seviyede hava kirliliği olduğunu anlattı.
Akciğer kanserinin belirtileri
Bayındır Söğütözü Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısım Lideri Gündoğdu, akciğer kanserine ait belirtilerden bahsederek, bunların kimilerinin; devamlı ağır öksürük, göğüs, omuz ve sırt ağrısı, balgam ölçü ve renginde değişme, kanlı balgam ve kan tükürme, nefes darlığı, ses kısıklığı, yutma bozukluğu, boyun ve yüzde şişlik, göz kapağında düşme, hışıltılı teneffüs olduğunu bildirdi.
Tümörün göğüs kafesi dışına, öbür organlara yayıldığında başağrısı, bulantı/kusma, istikrar bozukluğu, cilt altı şişlikler, kemik yahut eklem ağrısı, genel halsizlik, kanama, pıhtılaşma bozuklukları, iştah kaybı, açıklanamayan kilo kaybı üzere belirtiler ortaya çıktığını anlatan Gündoğdu, sigara içen ve belirtilen şikayetlerden bir yahut birkaçı bulunanların kesinlikle göğüs hastalıkları doktoruna başvurması gerektiğinin altını çizdi.
Gündoğdu, hastaneye başvurulması halinde teşhis ve tedavi sürecinde yapılanlardan bahsederek, salgın müddetince mecbur kalınarak çekilen akciğer tomografilerinin kanserin erken evrede yakalanmasını sağladığını anlattı.
Doç. Dr. Gündoğdu, geç kalmadan en büyük risk faktörü olan sigara ve mamüllerini bırakma tavsiyesinde bulundu.
AA / Uğur Aslanhan – Son Dakika Haberleri
Bayındır Sıhhat Kümesi’nden yapılan açıklamada akciğer kanserine ait görüş ve ikazları yer alan Gündoğdu, akciğer kanserinin hem gelişmiş tıpkı vakitte gelişmekte olan ülkelerde değerli bir vefat sebebi olarak görüldüğünü aktardı.
Dünya genelinde hem erkeklerde birebir vakitte bayanlarda kansere bağlı ölümlerin en sık sebebi olan akciğer kanserinin, tüm kanser ölümlerinin yüzde 19,4’ünden sorumlu tutulduğunu kaydeden Gündoğdu, bu sayının her yıl göğüs, kolon ve prostat kanserinden dolayı kaybedilen hasta sayısı toplamından daha yüksek olduğunu bildirdi.
Gündoğdu, akciğer kanserlerinin küçük hücreli akciğer kanseri (KHAK) ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) olarak iki kümeye ayrıldığını, bu iki tip kanserin büyüme suratları, yayılımları ve tedavilerinin farklı biçimde gerçekleştiğini anlattı.
KHAK’nin akciğer kanserlerinin yüzde 10-15’ini oluşturduğunu aktaran Gündoğdu, “En süratli büyüyen ve en süratli yayılım gösteren tipidir. Sigara ile hayli yakından bağlantılı. Bu tümörlerin yalnızca yüzde 1’i sigara içmemiş şahıslarda ortaya çıkıyor. Çok süratli metastaz yaptığından çoklukla teşhis konulduğu sırada bedende yayılmış olduğu görülüyor. tıpkı vakitte kemoterapiye âlâ cevap veriyor.” sözlerini kullandı.
Gündoğdu, KHDAK çeşidinin en sık görülen akciğer kanseri olarak tüm hastaların yüzde 85-90’ını oluşturduğunu kaydederek, 3 ana tipi bulunan bu hastalıkla ilgili bilgi verdi.
Akciğer kanserinin en sık görülen niçininin sigara kullanması olduğunu aktaran Gündoğdu, içilen sigara sayısının, sigara içme müddetinin, erken başlama yaşının, dumanı derin çekmenin ve katran ölçüsünün kanserin gelişme riskini artırdığını bildirdi.
“Sigarayı bırakmak kanser riskini vakit içinde azaltıyor”
Doç. Dr. Gündoğdu, sigara dumanına pasif olarak maruz kalınmasının da akciğer kanseri riskini artırdığını belirterek, şu ayrıntıları verdi.
“Pasif içicilik kalp hastalıkları ve öbür rahatsızlıklara niye olabileceği üzere akciğer kanseri riskini de artırıyor. Kendileri sigara içmedikleri biçimde konut yahut iş yerlerinde pasif olarak dumana maruz kalan şahıslarda akciğer kanseri gelişme riski yüzde 20-30 artıyor. Düşük tar içeren ‘light’ sigaraların kullanmasının kanser riskinde azalmaya niye olduğuna dair ise bir ispat bulunmuyor. Puro içenlerde risk 3 kat, pipo kullananlarda 8 kat artıyor. Akciğer kanseri hiç sigara kullanmamış şahıslarda de görülebiliyor. Tüm akciğer kanserleri hastalarının yüzde 15’ini sigara içmeyenler oluşturuyor.”
Gündoğdu, sigaranın bırakılması durumunda akciğer kanseri mümkünlüğünün vakit içinde azaldığını ve sigara bırakıldıktan 10-20 yıl daha sonra hiç içmemişlerin düzebir daha yaklaşıldığını bildirdi.
Kanser riskini artıran başka niçinlere değinen Gündoğdu, bunlardan kimilerinin; asbest, kömür ve petrol eserleri, ailede akciğer kanseri hikayesi bulunması, akciğerlere uygulanan ışınım tedavisi, içilen suyun yüksek oranda arsenik içermesi ve yüksek seviyede hava kirliliği olduğunu anlattı.
Akciğer kanserinin belirtileri
Bayındır Söğütözü Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısım Lideri Gündoğdu, akciğer kanserine ait belirtilerden bahsederek, bunların kimilerinin; devamlı ağır öksürük, göğüs, omuz ve sırt ağrısı, balgam ölçü ve renginde değişme, kanlı balgam ve kan tükürme, nefes darlığı, ses kısıklığı, yutma bozukluğu, boyun ve yüzde şişlik, göz kapağında düşme, hışıltılı teneffüs olduğunu bildirdi.
Tümörün göğüs kafesi dışına, öbür organlara yayıldığında başağrısı, bulantı/kusma, istikrar bozukluğu, cilt altı şişlikler, kemik yahut eklem ağrısı, genel halsizlik, kanama, pıhtılaşma bozuklukları, iştah kaybı, açıklanamayan kilo kaybı üzere belirtiler ortaya çıktığını anlatan Gündoğdu, sigara içen ve belirtilen şikayetlerden bir yahut birkaçı bulunanların kesinlikle göğüs hastalıkları doktoruna başvurması gerektiğinin altını çizdi.
Gündoğdu, hastaneye başvurulması halinde teşhis ve tedavi sürecinde yapılanlardan bahsederek, salgın müddetince mecbur kalınarak çekilen akciğer tomografilerinin kanserin erken evrede yakalanmasını sağladığını anlattı.
Doç. Dr. Gündoğdu, geç kalmadan en büyük risk faktörü olan sigara ve mamüllerini bırakma tavsiyesinde bulundu.
AA / Uğur Aslanhan – Son Dakika Haberleri