Rapor hazırlandı… Tehlike derinleşiyor
TÜİK Hayat Memnuniyeti Araştırması’na bakılırsa Türkiye’deki iki beşerden biri keyifli değil.
2003 ve 2020 içindeki 17 yıl ortasında mutsuz olduğunu belirten yurttaşlarımızın sayısı ikiye katlandı.
Bangladeş ve Gine’de yaşayan beşerler ve ailelerin bile ülkemizin yurttaşlarından daha memnun olduklarını biliyor musunuz?
Türkiye, Dünya Memnunluk Raporu’nda 104. sırada.
Geçim kasveti kaynaklı intihar sayısı iki yılda yüzde 31 arttı.
Son beş yılda evlilik oranı yüzde 21azaldı.
Boşanma sayısı ise yedi yılda yüzde 27 arttı.
İşçi intiharı sayısı 8 yılda, 8 katına çıktı. 2020’de ise en az 75 işçi intiharı gerçekleşti.
AİLE KURUMU ÇÖKÜYOR
Toplumumuzun temel direği olarak kabul edilen aile kurumunun sarsıntı ortasında olması toplumsal çözülmenin, gerilemenin ve çöküşün habercisi olarak kabul ediliyor.
Gelişmiş kapitalist devletler, aileyi kuvvetli ve sağlıklı halde yaşatmak, muhtaç olmasını ve dağılmasını engellemek için sosyo-psikolojik ve ekonomik meselelere karşı dirençli hâle getirmeye çalışırlar.
Fakat Türkiye’de o denli değil! AKP iktidarı, Kovid-19 pandemisi sürecinde krizin yönetememiş, ailelerin aslına bakarsanız uzun müddettir pençesinde olduğu işsizlik, mutsuzluk ve depresyonu dayanılamaz hâle getirmiştir.
“HELALLİK”
CHP Bilim Platformu’nun “Derinleşen buhran aileleri dağıtıyor: tek adam rejimi haneleri yoksulluğa ve çaresizliğe sürüklüyor” başlıklı raporuna bakılırsa, Saray’ın liyakatsiz idaresi, aileleri tasa dolu yalnızlığa ve yabancılaşmaya itmiştir. Saray iktidarı, ailelere kol kanat germek yerine onlardan “helallik” istemeyi tercih etmiştir.
Bilim Platformu’nun raporuna bakılırsa, Saray iktidarı, bayanların önündeki ekonomik, mesleksel, ruhsal ve sosyolojik manilerin kaldırılması ve bayanın aile ortasında harcadığı emeğin karşılığını bulması için siyasetler üretmek yerine, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak bayanları tüketen tertibi perçinlemiştir. Ailelerimizi, bayanları garanti altına alan İstanbul Mukavelesi değil, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak bayanları ataerkil şiddet karşısında korunmasız bırakan AKP’nin bozuk tertibi çökertmiştir.
İSRAF, İNKÂR VE KİBİR
CHP raporuna nazaran, halkın gündeminden kopuk olan iktidar tarihte gibisi görülmemiş bir israf, inkâr ve kibir siyaseti ortasındadır. Milyonlarca işçi taban fiyat üzerinden çay simit hesabı yapacak kadar fakirleşirken, Saray etrafı; vatandaşı ve gençleri iş beğenmemekle itham etmekte, doğalgazın, elektriğin ucuz olduğunu ileri sürmekte; yoksulluk ve açlığın Türkiye için sorun olmaktan çıktığını sav etmektedir.
“Saray, milletin midesine kuru ekmek giriyorsa ‘bu biçimde aç değil demek ki’ diyebilecek kadar ailelerin çığlıklarına kulak tıkamış durumdadır. Saray iktidarında mutsuzluk bir hastalık üzere milyonlarca aileyi ele geçirmiştir.”
Hikmet Çiçek
ALINTIDIR
TÜİK Hayat Memnuniyeti Araştırması’na bakılırsa Türkiye’deki iki beşerden biri keyifli değil.
2003 ve 2020 içindeki 17 yıl ortasında mutsuz olduğunu belirten yurttaşlarımızın sayısı ikiye katlandı.
Bangladeş ve Gine’de yaşayan beşerler ve ailelerin bile ülkemizin yurttaşlarından daha memnun olduklarını biliyor musunuz?
Türkiye, Dünya Memnunluk Raporu’nda 104. sırada.
Geçim kasveti kaynaklı intihar sayısı iki yılda yüzde 31 arttı.
Son beş yılda evlilik oranı yüzde 21azaldı.
Boşanma sayısı ise yedi yılda yüzde 27 arttı.
İşçi intiharı sayısı 8 yılda, 8 katına çıktı. 2020’de ise en az 75 işçi intiharı gerçekleşti.
AİLE KURUMU ÇÖKÜYOR
Toplumumuzun temel direği olarak kabul edilen aile kurumunun sarsıntı ortasında olması toplumsal çözülmenin, gerilemenin ve çöküşün habercisi olarak kabul ediliyor.
Gelişmiş kapitalist devletler, aileyi kuvvetli ve sağlıklı halde yaşatmak, muhtaç olmasını ve dağılmasını engellemek için sosyo-psikolojik ve ekonomik meselelere karşı dirençli hâle getirmeye çalışırlar.
Fakat Türkiye’de o denli değil! AKP iktidarı, Kovid-19 pandemisi sürecinde krizin yönetememiş, ailelerin aslına bakarsanız uzun müddettir pençesinde olduğu işsizlik, mutsuzluk ve depresyonu dayanılamaz hâle getirmiştir.
“HELALLİK”
CHP Bilim Platformu’nun “Derinleşen buhran aileleri dağıtıyor: tek adam rejimi haneleri yoksulluğa ve çaresizliğe sürüklüyor” başlıklı raporuna bakılırsa, Saray’ın liyakatsiz idaresi, aileleri tasa dolu yalnızlığa ve yabancılaşmaya itmiştir. Saray iktidarı, ailelere kol kanat germek yerine onlardan “helallik” istemeyi tercih etmiştir.
Bilim Platformu’nun raporuna bakılırsa, Saray iktidarı, bayanların önündeki ekonomik, mesleksel, ruhsal ve sosyolojik manilerin kaldırılması ve bayanın aile ortasında harcadığı emeğin karşılığını bulması için siyasetler üretmek yerine, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak bayanları tüketen tertibi perçinlemiştir. Ailelerimizi, bayanları garanti altına alan İstanbul Mukavelesi değil, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak bayanları ataerkil şiddet karşısında korunmasız bırakan AKP’nin bozuk tertibi çökertmiştir.
İSRAF, İNKÂR VE KİBİR
CHP raporuna nazaran, halkın gündeminden kopuk olan iktidar tarihte gibisi görülmemiş bir israf, inkâr ve kibir siyaseti ortasındadır. Milyonlarca işçi taban fiyat üzerinden çay simit hesabı yapacak kadar fakirleşirken, Saray etrafı; vatandaşı ve gençleri iş beğenmemekle itham etmekte, doğalgazın, elektriğin ucuz olduğunu ileri sürmekte; yoksulluk ve açlığın Türkiye için sorun olmaktan çıktığını sav etmektedir.
“Saray, milletin midesine kuru ekmek giriyorsa ‘bu biçimde aç değil demek ki’ diyebilecek kadar ailelerin çığlıklarına kulak tıkamış durumdadır. Saray iktidarında mutsuzluk bir hastalık üzere milyonlarca aileyi ele geçirmiştir.”
Hikmet Çiçek
ALINTIDIR