Organ Nakli Koordinatörü olarak nakil bekleyen onlarca hastaya umut olan, kendisi de 10 aydır akciğer nakli bekleyen Aygün Mengelli (44), Antalya‘da beyin vefatı gerçekleştikten daha sonra organları bağışlanan bir bayan yardımıyla ikinci hayatına kavuştu. Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi‘nde iki hafta evvel gerçekleştirilen akciğer nakli ile yaşama dönen Mengelli’nin ağır bakımda uyandırılıp o birinci nefesi aldığı anki kelamı ise bir hafta evvel kaybettiği annesi oldu. Ameliyatı gerçekleştiren Akciğer Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Erdal Taşçı “Aygün’ün akciğer kapasitesi yüzde 21’e kadar düşmüştü. Organ bağışı yardımıyla hayatta kalabildi. Takımım ismine fazlaca gururluyuz, zira bununla birlikte Türkiye‘nin en kısa süren akciğer nakli ameliyatını da yapmış olduk, yalnızca 6 saat sürdü” dedi.
KENDİSİ ÜZERE ORGAN BEKLEYENLER İÇİN ÇALIŞTI
Meslek hayatına hemşire olarak başladı, 33 yaşındayken kistik fibrozis (akciğer sertleşmesi) hastası olduğunu öğrendi. Tedavisi yoktu, akciğer nakli tek talihiydi. 13 yıl boyunca hayli sevdiği hemşirelik mesleği ile yüzlerce hastaya şifa veren Aygün Mengelli (44), hayatını organ nakline adamaya karar verdi ve Sıhhat Bakanlığı‘nın eğitimlerini tamamladıktan daha sonra sertifikasını alarak organ nakli koordinatörü oldu. ondan sonrasındaki 10 yıl boyunca, beyin vefatı kararı yakınını kaybeden pekoldukça aile ile görüşerek onları organ bağışına yönlendirdi, yeri geldi onların acısıyla yas tuttu, yeri geldi bağışlanan organlar yardımıyla hayata tutunan hastaların sevincine ortak oldu. Genç bayan, akciğer yetmezliğine girince geçtiğimiz yıl epey sevdiği işinden emekli olmak zorunda kaldı. Artık o da Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde organ bekleyen hastalardan bir tanesiydi.
TÜRKİYE’NİN EN KISA SÜREN AKCİĞER NAKLİ AMELİYATI
Tüm bunların üzerine, geçtiğimiz Kurban Bayramı arifesinde 75 yaşındaki annesini beyin kanaması kararı apansız kaybetti. Annesinin yasını tutarken bir gece yarısı umutla beklenen telefon geldi, Antalya’da beyin mevti kararı hayatını yitiren 40 yaşında bir bayanın organları bağışlanmıştı. Akciğeri ise Mengelli’ye uyuyordu. 27 Temmuz gecesi Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Akciğer Nakli Merkezi Sorumlusu ve Göğüs Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Taşçı ve takımı tarafınca hemen ameliyata alınan Mengelli, Türkiye’nin en kısa süren akciğer nakli ameliyatı ile 6 saat ortasında ikinci hayatına kavuştu.
“ORGAN NAKLİ KONUSUNDA BEN BİLE ÇOK BİLGİSİZMİŞİM”Hemşire olduğu biçimde kendi başına gelmedilk evvel organ nakli konusunda fazlaca bilgisiz olduğunu fark ettiğini anlatan Mengelli, şunları söylemiş oldu: “10 yıl evvel bana ‘mutasyona uğramış kistik fibrozis’ tanısı kondu. bu biçimdeki hekimim bana dedi ki, ‘3 yıl daha sonra oksijene bağlı bir ömrün olacak, organ nakli şayet olmazsan da öleceksin.’ bu biçimde hemşireydim, lakin ona karşın organ bağışı hakkında fazlaca bilgisiz olduğumu fark ettim. Araştırma yapmaya başladım. Birinci yaptığım şey organlarımı bağışlamak oldu. ondan sonrasında hemşireliği bıraktım, organ nakli koordinatörü olmaya karar verdim. Düzgün ki de olmuşum. O kadar maneviyatı yüksek bir şey ki?”
“ANNEM KARDEŞİME BAKMAM İÇİN BANA CAN BULDU SANKİ”Nakil daha sonrası teneffüs aletinden ayrılır ayrılmaz yeni akciğeri ile aldığı birinci nefeste annesini anan Mengelli, o andaki hislerini ise şu biçimde tabir etti: “Annem 5 Temmuz’da beyin kanaması geçirdi. 15 gün ağır bakım çabası oldu fakat arife günü vefat etti. Bayram bitti, annemin 7’sinde bana organ çıktı. Şunu düşündüm, annem kardeşimi bana emanet etmişti. Kardeşim Hakan’la birlikte yaşıyorlardı, ‘Ölürsem gözüm geride kalır Aygün, Hakan sana emanet’ kederi daima. Onun vefatının 7. gününde bana organ çıkınca dedim ki ‘Annem ayağa kalk, Hakan’a bak’ diyor. Ayağa kalkıp kardeşime bakmam için bana can buldu”
“ÖLÜMÜ BEKLİYORSUNUZ, ZİRA TÜRKİYE’DE BAĞIŞ ÇOK AZ”Yakınını kaybetmiş ailelerle birinci görüşmeyi organ nakli koordinatörlerinin yaptığına da dikkat çeken Aygün Mengelli, organlarını bağışlayan donöre de dua ettiğini söyleyerek kelamlarını şu biçimde noktaladı: “Çok güç bir durum. Yakınınızı kaybediyorsunuz, hiç tanımadığınız birisi geliyor size, ‘Organ ver’ diyor. Çok empati yaptım o ailelerle. Zira kendim de önünde sonunda organ nakli olacağımı biliyordum. Empati yapınca beşerler sizi anlıyor. Bizim meslek ‘ikna etmek’ olarak biliniyor ekseriyetle. Muhakkak yanlış bir tabir. İkna değil, onları anlamak gerekiyor. Ben epey şanslıyım. 2,5-3 yıl bekleyenler var. Fakat beklemenin psikolojisi epeyce ağır. Mevti bekliyorsunuz. Organ çıkmayacak ve siz öleceksiniz. Zira Türkiye’de organ bağışı epeyce az. Beyin vefatını halk bilmiyor. Bitkisel hayatla beyin mevtini maalesef karıştırıyorlar. Nefes almak epey hoş bir şey. Bedenimde bana dayanak sağlayan öbür birinin yardımı var, canı var. Diyoruz ya toprak olmasın can olsun? Can oldu o bana. Allah ondan razı olsun”
PANDEMİDE DE NAKİL AMELİYATLARINA DEVAM ETTİLERTürkiye’nin en kısa müddette gerçekleştirilen akciğer nakli ile yeni bir rekora imza atılan ameliyatın gerçekleştirildiği Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Kovid-19 pandemisine karşın akciğer nakilleri sürat kesmedi. 2021 yılında akciğer nakli yapılan hasta sayısı 6’ya ulaştı. Başarılı takımıyla birlikte Aygün Mengelli’nin ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Erdal Taşçı, “Aygün’ün ameliyatında aslında grubum olarak gurur duyabileceğim bir özelliği de Türkiye’nin en kısa süren akciğer nakli ameliyatını yapmış olmamızdır. Rekor diyebileceğimiz müddette bitirdik, baştan sona ameliyatın tamamı 6 saatte bitti ki bu fazlaca epey kısa bir süre akciğer nakli için” dedi.
NAKİL KOORDİNATÖRÜ OLMASI AYRICALIK GETİRMEDİ, 10 AY ORGAN BEKLEDİMengelli’nin aslında hastalığından fazla, organ nakli koordinatörü olarak kendi merkezlerinde pekfazlaca nakil hastasına organ bulması niçiniyle bilindiğini de anlatan Prof. Dr. Taşçı, onun geçtiğimiz yıl Eylül ayında Ulusal Organ Bekleme Listesi’ne kaydedildiğini vurguladı ve işin mutfağında da olsa nakil sisteminin epeyce titizlikle ilerlediğine dikkat çekti. Prof. Dr. Taşçı, kelamlarını şöyleki noktaladı: “En son bizdeki denetimlerinde yüzde 100 olması gereken akciğer işlevleri yüzde 21’lere kadar düşmüştü. O niçinle bekleme listesine alındı. Aygün, organ nakil koordinatörü. Marmara bölgesinin mutfağındaydı. Her türlü nakil öncesi donörlerden mesleksel olarak haberdar olmak zorundaydı aslına bakarsan. Psikolojisi o yüzden epey daha zordu. Zira her organ çıktığında sanki bu bana uyar mı gerilimi epeyce sıkıntı bir müddetç. Fakat o bunu epey âlâ atlattı. Bu ortada şunu da söylemem gerekiyor ki Türkiye’de organ nakli o denli önemli bir sistem ki, güçlü, yoksul, işin mutfağında olmanız, tanıdığınızın olması vs hiç farketmiyor. Hakikaten çok düzgün kurgulanmış, inanılmaz denetim düzenekleri olan bir sistemle yürüyor. Akciğer naklinde ortalama 1,5-2, azamî 3 yıl ömür beklentisi kalmış hastalara nakil sonucu çıkar. Aygün de 8-9 birebir doldurmuştu. Uygun organ çıkmasaydı büyük bir ihtimalle bir süre daha sonra kaybedecektik. Uygun organ çıktı, takımımız Antalya’ya gitti ve 27 Temmuz’da başarılı bir ameliyatla çift taraflı akciğer nakli yaptık”
– Karabulut
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Hasret Yurtçu Karabulut
KENDİSİ ÜZERE ORGAN BEKLEYENLER İÇİN ÇALIŞTI
Meslek hayatına hemşire olarak başladı, 33 yaşındayken kistik fibrozis (akciğer sertleşmesi) hastası olduğunu öğrendi. Tedavisi yoktu, akciğer nakli tek talihiydi. 13 yıl boyunca hayli sevdiği hemşirelik mesleği ile yüzlerce hastaya şifa veren Aygün Mengelli (44), hayatını organ nakline adamaya karar verdi ve Sıhhat Bakanlığı‘nın eğitimlerini tamamladıktan daha sonra sertifikasını alarak organ nakli koordinatörü oldu. ondan sonrasındaki 10 yıl boyunca, beyin vefatı kararı yakınını kaybeden pekoldukça aile ile görüşerek onları organ bağışına yönlendirdi, yeri geldi onların acısıyla yas tuttu, yeri geldi bağışlanan organlar yardımıyla hayata tutunan hastaların sevincine ortak oldu. Genç bayan, akciğer yetmezliğine girince geçtiğimiz yıl epey sevdiği işinden emekli olmak zorunda kaldı. Artık o da Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde organ bekleyen hastalardan bir tanesiydi.
TÜRKİYE’NİN EN KISA SÜREN AKCİĞER NAKLİ AMELİYATI
Tüm bunların üzerine, geçtiğimiz Kurban Bayramı arifesinde 75 yaşındaki annesini beyin kanaması kararı apansız kaybetti. Annesinin yasını tutarken bir gece yarısı umutla beklenen telefon geldi, Antalya’da beyin mevti kararı hayatını yitiren 40 yaşında bir bayanın organları bağışlanmıştı. Akciğeri ise Mengelli’ye uyuyordu. 27 Temmuz gecesi Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Akciğer Nakli Merkezi Sorumlusu ve Göğüs Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Taşçı ve takımı tarafınca hemen ameliyata alınan Mengelli, Türkiye’nin en kısa süren akciğer nakli ameliyatı ile 6 saat ortasında ikinci hayatına kavuştu.
“ORGAN NAKLİ KONUSUNDA BEN BİLE ÇOK BİLGİSİZMİŞİM”Hemşire olduğu biçimde kendi başına gelmedilk evvel organ nakli konusunda fazlaca bilgisiz olduğunu fark ettiğini anlatan Mengelli, şunları söylemiş oldu: “10 yıl evvel bana ‘mutasyona uğramış kistik fibrozis’ tanısı kondu. bu biçimdeki hekimim bana dedi ki, ‘3 yıl daha sonra oksijene bağlı bir ömrün olacak, organ nakli şayet olmazsan da öleceksin.’ bu biçimde hemşireydim, lakin ona karşın organ bağışı hakkında fazlaca bilgisiz olduğumu fark ettim. Araştırma yapmaya başladım. Birinci yaptığım şey organlarımı bağışlamak oldu. ondan sonrasında hemşireliği bıraktım, organ nakli koordinatörü olmaya karar verdim. Düzgün ki de olmuşum. O kadar maneviyatı yüksek bir şey ki?”
“ANNEM KARDEŞİME BAKMAM İÇİN BANA CAN BULDU SANKİ”Nakil daha sonrası teneffüs aletinden ayrılır ayrılmaz yeni akciğeri ile aldığı birinci nefeste annesini anan Mengelli, o andaki hislerini ise şu biçimde tabir etti: “Annem 5 Temmuz’da beyin kanaması geçirdi. 15 gün ağır bakım çabası oldu fakat arife günü vefat etti. Bayram bitti, annemin 7’sinde bana organ çıktı. Şunu düşündüm, annem kardeşimi bana emanet etmişti. Kardeşim Hakan’la birlikte yaşıyorlardı, ‘Ölürsem gözüm geride kalır Aygün, Hakan sana emanet’ kederi daima. Onun vefatının 7. gününde bana organ çıkınca dedim ki ‘Annem ayağa kalk, Hakan’a bak’ diyor. Ayağa kalkıp kardeşime bakmam için bana can buldu”
“ÖLÜMÜ BEKLİYORSUNUZ, ZİRA TÜRKİYE’DE BAĞIŞ ÇOK AZ”Yakınını kaybetmiş ailelerle birinci görüşmeyi organ nakli koordinatörlerinin yaptığına da dikkat çeken Aygün Mengelli, organlarını bağışlayan donöre de dua ettiğini söyleyerek kelamlarını şu biçimde noktaladı: “Çok güç bir durum. Yakınınızı kaybediyorsunuz, hiç tanımadığınız birisi geliyor size, ‘Organ ver’ diyor. Çok empati yaptım o ailelerle. Zira kendim de önünde sonunda organ nakli olacağımı biliyordum. Empati yapınca beşerler sizi anlıyor. Bizim meslek ‘ikna etmek’ olarak biliniyor ekseriyetle. Muhakkak yanlış bir tabir. İkna değil, onları anlamak gerekiyor. Ben epey şanslıyım. 2,5-3 yıl bekleyenler var. Fakat beklemenin psikolojisi epeyce ağır. Mevti bekliyorsunuz. Organ çıkmayacak ve siz öleceksiniz. Zira Türkiye’de organ bağışı epeyce az. Beyin vefatını halk bilmiyor. Bitkisel hayatla beyin mevtini maalesef karıştırıyorlar. Nefes almak epey hoş bir şey. Bedenimde bana dayanak sağlayan öbür birinin yardımı var, canı var. Diyoruz ya toprak olmasın can olsun? Can oldu o bana. Allah ondan razı olsun”
PANDEMİDE DE NAKİL AMELİYATLARINA DEVAM ETTİLERTürkiye’nin en kısa müddette gerçekleştirilen akciğer nakli ile yeni bir rekora imza atılan ameliyatın gerçekleştirildiği Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Kovid-19 pandemisine karşın akciğer nakilleri sürat kesmedi. 2021 yılında akciğer nakli yapılan hasta sayısı 6’ya ulaştı. Başarılı takımıyla birlikte Aygün Mengelli’nin ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Erdal Taşçı, “Aygün’ün ameliyatında aslında grubum olarak gurur duyabileceğim bir özelliği de Türkiye’nin en kısa süren akciğer nakli ameliyatını yapmış olmamızdır. Rekor diyebileceğimiz müddette bitirdik, baştan sona ameliyatın tamamı 6 saatte bitti ki bu fazlaca epey kısa bir süre akciğer nakli için” dedi.
NAKİL KOORDİNATÖRÜ OLMASI AYRICALIK GETİRMEDİ, 10 AY ORGAN BEKLEDİMengelli’nin aslında hastalığından fazla, organ nakli koordinatörü olarak kendi merkezlerinde pekfazlaca nakil hastasına organ bulması niçiniyle bilindiğini de anlatan Prof. Dr. Taşçı, onun geçtiğimiz yıl Eylül ayında Ulusal Organ Bekleme Listesi’ne kaydedildiğini vurguladı ve işin mutfağında da olsa nakil sisteminin epeyce titizlikle ilerlediğine dikkat çekti. Prof. Dr. Taşçı, kelamlarını şöyleki noktaladı: “En son bizdeki denetimlerinde yüzde 100 olması gereken akciğer işlevleri yüzde 21’lere kadar düşmüştü. O niçinle bekleme listesine alındı. Aygün, organ nakil koordinatörü. Marmara bölgesinin mutfağındaydı. Her türlü nakil öncesi donörlerden mesleksel olarak haberdar olmak zorundaydı aslına bakarsan. Psikolojisi o yüzden epey daha zordu. Zira her organ çıktığında sanki bu bana uyar mı gerilimi epeyce sıkıntı bir müddetç. Fakat o bunu epey âlâ atlattı. Bu ortada şunu da söylemem gerekiyor ki Türkiye’de organ nakli o denli önemli bir sistem ki, güçlü, yoksul, işin mutfağında olmanız, tanıdığınızın olması vs hiç farketmiyor. Hakikaten çok düzgün kurgulanmış, inanılmaz denetim düzenekleri olan bir sistemle yürüyor. Akciğer naklinde ortalama 1,5-2, azamî 3 yıl ömür beklentisi kalmış hastalara nakil sonucu çıkar. Aygün de 8-9 birebir doldurmuştu. Uygun organ çıkmasaydı büyük bir ihtimalle bir süre daha sonra kaybedecektik. Uygun organ çıktı, takımımız Antalya’ya gitti ve 27 Temmuz’da başarılı bir ameliyatla çift taraflı akciğer nakli yaptık”
– Karabulut
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Hasret Yurtçu Karabulut