Sorularım var
Sanıyorsunuz ki:
Ukrayna-Rusya Savaşı çıktı; İsveç ile Finlandiya korkup NATO’ya girmek istedi!
Bu kadar sıradan mi?
Bundan on yıl önce Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınması gündemdeydi. Doğu Akdeniz’in “son karakolunun” güvenlik pozisyonu hayli değerli bulunmasına karşın, NATO senelerca Güney Kıbrıs’ı niye gündemine almadı? Ve niye on yıl evvel birden Güney Kıbrıs’a askeri üsler inşa ederek güvenlikli hale getirmek istedi?
Güney Kıbrıs, 2000’lerin çabucak başında iki değerli “ortaklığa” imza attı: AB‘ye girdi, ABD ile de ilgiler kurdu. Annan Planı o devir devreye sokuldu…
Ve ancak:
Güney Kıbrıs 2012 yılında finans krizine girdi. Başta Laiki Bank, Bank of Cyprus ve Hellenic Bank olmak üzere Güney Kıbrıs bankaları zora düştü.
AB Merkez Bankası, IMF Güney Kıbrıs’ı kurtarmak için kolları sıvadı. Çünkü, asıl korktukları adada giderek yükünü hissettiren Rusya sermayesi idi. Ada, Rusya’nın etki alanına giriyordu!
Hani bugün İsveç, Finlandiya’yı konuşuyorsunuz ya…
İşte… On yıl evvel gündemde Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınması vardı. Ve mesele motamot bugün gibi Rusya rekabetiydi…
Peki, Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınmasını kim engelledi; Türkiye!
Aynen bugün olduğu gibi…
niçin BUGÜN
İkinci Dünya Savaşı’nda 60 milyon insan öldü.
Dünya altüst oldu.
Sovyetler Birliği; Polonya, Macaristan, Çekoslovakya, Romanya, Bulgaristan, Arnavutluk, Estonya, Letonya, Litvanya, Moldova, Ukrayna üzere ülkelerin tamamını yahut yarısını ya topraklarına kattı ya da buralarda gölge hükümetler kurdu.
Ardından Soğuk Savaş başladı.
NATO 1949 yılında kuruldu.
Varşova Paktı 1955 yılında kuruldu.
bu biçimdesine soğuk devirde İsveç ve Finlandiya tarafsız kalmayı tercih etti.
Geçmişe bakıldığında insan merak ediyor. örneğin Finlandiya:
Finlandiya 1808-1917 yılları içinde Rusya egemenliği altında geçirdi.
Bolşevik ihtilalinin tesiriyle Finlandiya’da Kızıllar ve Beyazlar içinde iç savaş çıktı. Ülke nüfusunun beşte birini bu savaşta kaybetti. Evvel Hitler Almanya’sı ve daha sonra ABD’nin desteklediği Beyazlar Finlandiya’ya hâkim oldu.
Keza: 1940 yılında Sovyetler ile Finlandiya bir daha savaştı, kısa müddette barış yapıldı.
Peki, komşusuyla bu biçimdesine yıllar geçiren Finlandiya, dün NATO’ya üye olmazken bugün niçin epeyce istekli?
Komşusunu kışkırtmamak için dün ABD’nin Marshall yardımını kabul etmeyen Finlandiya, bugün NATO’ya girmek için niye çırpınıyor?
Sovyetler Birliği ile yaptığı ticari münasebet yardımıyla Avrupa’nın varlıklı ülkeleri ortasına giren Finlandiya, bugün Rusya ile ticaret hacmini küçülten adımları neden atıyor? Geçen hafta Rusya’nın en büyük elektrik üretim ve dağıtım şirketi Inter RAO, Finlandiya’ya artık elektrik vermeyeceğini bildirildi. Vs.
Bitmedi:
niçin BU İSTEK
Dünyada neler oluyor?
Çin-Rusya liderliğindeki Avrasya güçleri karşısında zayıf kalan ABD, Avrupa’yı ateşe mi atmak istiyor? Avrasya’nın gelişmenini savaşla mı durdurmak istiyor?
1814 yılından beri/ 208 yıldır tek kurşun atmamış ve hem dünya savaşlarında aynı vakitte Soğuk Savaş’ta tarafsız pozisyonu korumuş barış ülkesi İsveç, niye bugün NATO’ya girmek için can atıyor?
Yanıt olarak “korkutuldu” yahut “Putin endişesi” diyebilirsiniz. Lakin: Dünya savaşları ve Soğuk Savaş devriyle bugün yaşananlar mukayese edilemez. Kaygı, dün daha yoğundu!
Dün korkmayan İsveç bugün niçin korksun? örneğin: Yıl, 1952.
ABD’nin İsveç’e verdiği DC-3 uçağı, Sovyet jet avcı MIG-15 uçağı tarafınca düşürüldü. DC-3’ün NATO için bilgi topladığı ortaya çıktı! Yani… bu biçimdesine krizler bile iki ülke ortasını açmamışken bugün İsveç’in NATO hevesini nasıl yorumlamak gerekir?
Barışın sembolü Olof Palme‘nin ülkesinin, askeri pakta girmek için bugün bu derece uğraş sarf etmesini anlamak güç.
Hiç o denli “koruma kalkanı” filan demeyiniz. İki NATO üyesi Türkiye ile Yunanistan savaşırken bu askeri pakt ne yaptı?
Görünen: Yeni Soğuk Savaş devri inşa ediliyor. ABD, Baltık Denizi’ni NATO denetimine almak için dünyayı tehlikeye atıyor…
Türkiye’nin barışçıl tutumu dünyaya örnektir. Yalnız da değildir; Macaristan‘da kabul etmiyor yeni iki üye adayını!
Ne diyor Batı basını bugünlerde; “Türkiye’yi ve Macaristan’ı özgürlük misyonu NATO’dan atalım!”
Kibirinizde boğulun.
Soner Yalçın
ALINTIDIR
Sanıyorsunuz ki:
Ukrayna-Rusya Savaşı çıktı; İsveç ile Finlandiya korkup NATO’ya girmek istedi!
Bu kadar sıradan mi?
Bundan on yıl önce Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınması gündemdeydi. Doğu Akdeniz’in “son karakolunun” güvenlik pozisyonu hayli değerli bulunmasına karşın, NATO senelerca Güney Kıbrıs’ı niye gündemine almadı? Ve niye on yıl evvel birden Güney Kıbrıs’a askeri üsler inşa ederek güvenlikli hale getirmek istedi?
Güney Kıbrıs, 2000’lerin çabucak başında iki değerli “ortaklığa” imza attı: AB‘ye girdi, ABD ile de ilgiler kurdu. Annan Planı o devir devreye sokuldu…
Ve ancak:
Güney Kıbrıs 2012 yılında finans krizine girdi. Başta Laiki Bank, Bank of Cyprus ve Hellenic Bank olmak üzere Güney Kıbrıs bankaları zora düştü.
AB Merkez Bankası, IMF Güney Kıbrıs’ı kurtarmak için kolları sıvadı. Çünkü, asıl korktukları adada giderek yükünü hissettiren Rusya sermayesi idi. Ada, Rusya’nın etki alanına giriyordu!
Hani bugün İsveç, Finlandiya’yı konuşuyorsunuz ya…
İşte… On yıl evvel gündemde Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınması vardı. Ve mesele motamot bugün gibi Rusya rekabetiydi…
Peki, Güney Kıbrıs’ın NATO’ya alınmasını kim engelledi; Türkiye!
Aynen bugün olduğu gibi…
niçin BUGÜN
İkinci Dünya Savaşı’nda 60 milyon insan öldü.
Dünya altüst oldu.
Sovyetler Birliği; Polonya, Macaristan, Çekoslovakya, Romanya, Bulgaristan, Arnavutluk, Estonya, Letonya, Litvanya, Moldova, Ukrayna üzere ülkelerin tamamını yahut yarısını ya topraklarına kattı ya da buralarda gölge hükümetler kurdu.
Ardından Soğuk Savaş başladı.
NATO 1949 yılında kuruldu.
Varşova Paktı 1955 yılında kuruldu.
bu biçimdesine soğuk devirde İsveç ve Finlandiya tarafsız kalmayı tercih etti.
Geçmişe bakıldığında insan merak ediyor. örneğin Finlandiya:
Finlandiya 1808-1917 yılları içinde Rusya egemenliği altında geçirdi.
Bolşevik ihtilalinin tesiriyle Finlandiya’da Kızıllar ve Beyazlar içinde iç savaş çıktı. Ülke nüfusunun beşte birini bu savaşta kaybetti. Evvel Hitler Almanya’sı ve daha sonra ABD’nin desteklediği Beyazlar Finlandiya’ya hâkim oldu.
Keza: 1940 yılında Sovyetler ile Finlandiya bir daha savaştı, kısa müddette barış yapıldı.
Peki, komşusuyla bu biçimdesine yıllar geçiren Finlandiya, dün NATO’ya üye olmazken bugün niçin epeyce istekli?
Komşusunu kışkırtmamak için dün ABD’nin Marshall yardımını kabul etmeyen Finlandiya, bugün NATO’ya girmek için niye çırpınıyor?
Sovyetler Birliği ile yaptığı ticari münasebet yardımıyla Avrupa’nın varlıklı ülkeleri ortasına giren Finlandiya, bugün Rusya ile ticaret hacmini küçülten adımları neden atıyor? Geçen hafta Rusya’nın en büyük elektrik üretim ve dağıtım şirketi Inter RAO, Finlandiya’ya artık elektrik vermeyeceğini bildirildi. Vs.
Bitmedi:
niçin BU İSTEK
Dünyada neler oluyor?
Çin-Rusya liderliğindeki Avrasya güçleri karşısında zayıf kalan ABD, Avrupa’yı ateşe mi atmak istiyor? Avrasya’nın gelişmenini savaşla mı durdurmak istiyor?
1814 yılından beri/ 208 yıldır tek kurşun atmamış ve hem dünya savaşlarında aynı vakitte Soğuk Savaş’ta tarafsız pozisyonu korumuş barış ülkesi İsveç, niye bugün NATO’ya girmek için can atıyor?
Yanıt olarak “korkutuldu” yahut “Putin endişesi” diyebilirsiniz. Lakin: Dünya savaşları ve Soğuk Savaş devriyle bugün yaşananlar mukayese edilemez. Kaygı, dün daha yoğundu!
Dün korkmayan İsveç bugün niçin korksun? örneğin: Yıl, 1952.
ABD’nin İsveç’e verdiği DC-3 uçağı, Sovyet jet avcı MIG-15 uçağı tarafınca düşürüldü. DC-3’ün NATO için bilgi topladığı ortaya çıktı! Yani… bu biçimdesine krizler bile iki ülke ortasını açmamışken bugün İsveç’in NATO hevesini nasıl yorumlamak gerekir?
Barışın sembolü Olof Palme‘nin ülkesinin, askeri pakta girmek için bugün bu derece uğraş sarf etmesini anlamak güç.
Hiç o denli “koruma kalkanı” filan demeyiniz. İki NATO üyesi Türkiye ile Yunanistan savaşırken bu askeri pakt ne yaptı?
Görünen: Yeni Soğuk Savaş devri inşa ediliyor. ABD, Baltık Denizi’ni NATO denetimine almak için dünyayı tehlikeye atıyor…
Türkiye’nin barışçıl tutumu dünyaya örnektir. Yalnız da değildir; Macaristan‘da kabul etmiyor yeni iki üye adayını!
Ne diyor Batı basını bugünlerde; “Türkiye’yi ve Macaristan’ı özgürlük misyonu NATO’dan atalım!”
Kibirinizde boğulun.
Soner Yalçın
ALINTIDIR