Yoldaşlarını ele vermeyen Atatürk hayranı devrimci
“Saraylar saltanatlar çöker
kan susar bir gün
zulüm biter.
Menekşeler de açılır üstümüzde
leylaklar da güler.
Bugünlerden geriye,
bir yarına gidenler kalır
bir de yarınlar için direnenler…”
Yarınlar için yapılan yürüyüşün uzun soluklu neferi Mikis Theodorakis, 96 yaşında dünyaya veda etti.
“Her vakit iki sesle yaşadım” dedi; “biri politik, başkası müzikal.”
Senfoni (12), opera (5), oda müziği (18), bale (8), sahne-tiyatro müziği (30) sinema müziği (22), ve sınırsız müzikler (19 CD) besteledi. Kitaplar (17) yazdı…
Sirtaki‘yi dünyaya tanıttı: Yerellikten evrenselliğe uzanan bestekardı. Giritli memur Georgios Theodorakis, Çeşmeli Aspasia Poulakis oğlu olarak Sakız adasında 29 Temmuz 1925’te doğdu.
Michail “Mikis” Theodorakis Rum Rembetiko müziğiyle büyüdü. Bizans kilise müziğinden etkilendi. Ve 17 yaşında birinci konserini verdi.
Siyasete, General İ. Metaxas‘ın Milliyetçi Gençlik Örgütü’nde başladı. İşgalci İtalyan subayına yumruk attı, tutuklandı. Cezaevinde Marksizm ile tanıştı.
Atina’ya 1943’te gidip Yunan komünistlerin önderlik ettiği Ulusal Kurtuluş Cephesi/ ELAS‘a katıldı. (Örgütte; Bulgar, Arnavut, Yugoslav komünistler ve Mihri Muhakkak üzere Türkler vardı. Belli’nin kod ismi Mustafa Kemal’den dolayı “Kemal” idi. Yunan komünistleri devrimci Atatürk‘e hayrandı zira.)
Atina Konservatuarı’nda öğrenciyken yakalandı. Azap gördü; iki defa canlı canlı mezara gömüldü. Yoldaşlarını ele vermedi. Yunan adası Makronisos hapishanesine atıldı. Icaria/Sisam ve Kıbrıs’a sürgüne gönderildi.
Savaşın mağlubu faşistlerden daha sonra İngilizler ile savaştı, yaralandı.
Çabanın daima ön safındaydı, aldığı darbelerle sağ gözünde görme kaybı oldu.
Örgütten yoldaşı Dr. Myrto Altınoğlu ile 1953’te evlendi. Sonraki yıl Paris’e gittiler…
MAHPUSLAR SÜRGÜNLER
Theodorakis 1950’lerde mükafatlar aldı. Sinema müzikleri yapmaya başladı.
Ülkesine 1960’da döndü. Şair Seferis‘in şiirini besteledi: Epitaphios.
Akabinde, hapishane arkadaşı Yannis Ritsos ve Garcia Lorca üzere şairlerin dizelerini müzik yaptı.
Yunan direnişine katılan Birleşik Demokrat Sol/EDA milletvekili Dr. Grigoris Lambrakis (ki gençliğinde tanınmış rekortmen atletti), faşistler tarafınca öldürülünce, 1963’de “Lambrakis Demokratik Gençlik” örgütü kurdu, lideri oldu. Bir yıl daha sonra EDA’dan milletvekili seçildi…
O şiddetli devir “Zorba” sinemasının müziğini besteledi.
Faşist Albaylar 21 Nisan 1967’de darbeyle iktidara gelince bu kere “Yurtsever Cephe”/PAM kuruluşunu gerçekleştirdi.
Darbeciler, müziğini yasaklayıp onu tutuklandı. 1968’de özgür bırakılmasının akabinde, eşi Myrto, iki çocuğu Margarita ve Yorgos ile Mora adasındaki Zatouna köyüne sürüldü. Akabinde Atina’nın kuzeyindeki Oropos toplama kampına atıldı. Tüberküloz hastasıydı; kan kusuyordu…
Leonard Bernstein’dan, Arthur Miller’a aydınların dayanışma hareketi Theodorakis’in 13 Nisan 1970’de Paris’e sürgüne gelmesini sağladı. Theodorakis sürgündeyken albayları cuntasını devirmek için dünya çeşidine çıktı, konserler verdi.
Costa Gavras‘ın Yunan cuntasını anlattığı “Z” sinemasının müziğini yaptı. Kendisi üzere sürgündeki Neruda’nın destansı “Canto General” oratoryosunu besteledi.
ULUSALCI KOMÜNİST
Theodorakis… Castro‘dan Salvador Allende’ye, Nasır‘dan Tito’ya, Arafat‘tan Palme’ye kadar başkanla dostluklar kurdu.
Mehmetçik‘in 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs’a çıkmasıyla Yunan cuntası yıkıldı. Theodorakis ülkesine döndü. Birleşik Sol Kanat kuruluşunu gerçekleştirdi. Milletvekilliği, bakanlık yaptı.
Politik duruşunu global medyanın algısına bakılırsa değiştirmedi. Örneğin, İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’yı işgaline karşı çıktı. “Anti-Siyonist” olduğunu hiç saklamadı. Ki Theodorakis, Holokost/soykırıma yazılmış en hoş beste olarak tanımlanan “Mauthausen Üçlemesi” yaratıcısıydı.
Irak işgaline, Yugoslavya’nın bombalanmasına karşı çıktı. Vs.
Mevti üzerine 1970’te Nasır için ağıt, 1977’de Fransız Sosyalist Parti ve 1982’de FKÖ için marş besteledi.
Sol cephe Spitha/Kıvılcım’ı 2010’da kurdu. İktidara gelen radikal sol koalisyon Sypıza‘nın AB yaptırımlarına boyun eğmesiyle yolunu ayırdı. Onca yaşına karşın faşist Altın Şafak partisine karşı çaba verecek örgüt kurma çalışması ortasındaydı. Biliyordu ki, örgütsüz uğraş olmazdı; verdiği ders buydu.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ.
ALINTIDIR
“Saraylar saltanatlar çöker
kan susar bir gün
zulüm biter.
Menekşeler de açılır üstümüzde
leylaklar da güler.
Bugünlerden geriye,
bir yarına gidenler kalır
bir de yarınlar için direnenler…”
Yarınlar için yapılan yürüyüşün uzun soluklu neferi Mikis Theodorakis, 96 yaşında dünyaya veda etti.
“Her vakit iki sesle yaşadım” dedi; “biri politik, başkası müzikal.”
Senfoni (12), opera (5), oda müziği (18), bale (8), sahne-tiyatro müziği (30) sinema müziği (22), ve sınırsız müzikler (19 CD) besteledi. Kitaplar (17) yazdı…
Sirtaki‘yi dünyaya tanıttı: Yerellikten evrenselliğe uzanan bestekardı. Giritli memur Georgios Theodorakis, Çeşmeli Aspasia Poulakis oğlu olarak Sakız adasında 29 Temmuz 1925’te doğdu.
Michail “Mikis” Theodorakis Rum Rembetiko müziğiyle büyüdü. Bizans kilise müziğinden etkilendi. Ve 17 yaşında birinci konserini verdi.
Siyasete, General İ. Metaxas‘ın Milliyetçi Gençlik Örgütü’nde başladı. İşgalci İtalyan subayına yumruk attı, tutuklandı. Cezaevinde Marksizm ile tanıştı.
Atina’ya 1943’te gidip Yunan komünistlerin önderlik ettiği Ulusal Kurtuluş Cephesi/ ELAS‘a katıldı. (Örgütte; Bulgar, Arnavut, Yugoslav komünistler ve Mihri Muhakkak üzere Türkler vardı. Belli’nin kod ismi Mustafa Kemal’den dolayı “Kemal” idi. Yunan komünistleri devrimci Atatürk‘e hayrandı zira.)
Atina Konservatuarı’nda öğrenciyken yakalandı. Azap gördü; iki defa canlı canlı mezara gömüldü. Yoldaşlarını ele vermedi. Yunan adası Makronisos hapishanesine atıldı. Icaria/Sisam ve Kıbrıs’a sürgüne gönderildi.
Savaşın mağlubu faşistlerden daha sonra İngilizler ile savaştı, yaralandı.
Çabanın daima ön safındaydı, aldığı darbelerle sağ gözünde görme kaybı oldu.
Örgütten yoldaşı Dr. Myrto Altınoğlu ile 1953’te evlendi. Sonraki yıl Paris’e gittiler…
MAHPUSLAR SÜRGÜNLER
Theodorakis 1950’lerde mükafatlar aldı. Sinema müzikleri yapmaya başladı.
Ülkesine 1960’da döndü. Şair Seferis‘in şiirini besteledi: Epitaphios.
Akabinde, hapishane arkadaşı Yannis Ritsos ve Garcia Lorca üzere şairlerin dizelerini müzik yaptı.
Yunan direnişine katılan Birleşik Demokrat Sol/EDA milletvekili Dr. Grigoris Lambrakis (ki gençliğinde tanınmış rekortmen atletti), faşistler tarafınca öldürülünce, 1963’de “Lambrakis Demokratik Gençlik” örgütü kurdu, lideri oldu. Bir yıl daha sonra EDA’dan milletvekili seçildi…
O şiddetli devir “Zorba” sinemasının müziğini besteledi.
Faşist Albaylar 21 Nisan 1967’de darbeyle iktidara gelince bu kere “Yurtsever Cephe”/PAM kuruluşunu gerçekleştirdi.
Darbeciler, müziğini yasaklayıp onu tutuklandı. 1968’de özgür bırakılmasının akabinde, eşi Myrto, iki çocuğu Margarita ve Yorgos ile Mora adasındaki Zatouna köyüne sürüldü. Akabinde Atina’nın kuzeyindeki Oropos toplama kampına atıldı. Tüberküloz hastasıydı; kan kusuyordu…
Leonard Bernstein’dan, Arthur Miller’a aydınların dayanışma hareketi Theodorakis’in 13 Nisan 1970’de Paris’e sürgüne gelmesini sağladı. Theodorakis sürgündeyken albayları cuntasını devirmek için dünya çeşidine çıktı, konserler verdi.
Costa Gavras‘ın Yunan cuntasını anlattığı “Z” sinemasının müziğini yaptı. Kendisi üzere sürgündeki Neruda’nın destansı “Canto General” oratoryosunu besteledi.
ULUSALCI KOMÜNİST
Theodorakis… Castro‘dan Salvador Allende’ye, Nasır‘dan Tito’ya, Arafat‘tan Palme’ye kadar başkanla dostluklar kurdu.
Mehmetçik‘in 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs’a çıkmasıyla Yunan cuntası yıkıldı. Theodorakis ülkesine döndü. Birleşik Sol Kanat kuruluşunu gerçekleştirdi. Milletvekilliği, bakanlık yaptı.
Politik duruşunu global medyanın algısına bakılırsa değiştirmedi. Örneğin, İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’yı işgaline karşı çıktı. “Anti-Siyonist” olduğunu hiç saklamadı. Ki Theodorakis, Holokost/soykırıma yazılmış en hoş beste olarak tanımlanan “Mauthausen Üçlemesi” yaratıcısıydı.
Irak işgaline, Yugoslavya’nın bombalanmasına karşı çıktı. Vs.
Mevti üzerine 1970’te Nasır için ağıt, 1977’de Fransız Sosyalist Parti ve 1982’de FKÖ için marş besteledi.
Sol cephe Spitha/Kıvılcım’ı 2010’da kurdu. İktidara gelen radikal sol koalisyon Sypıza‘nın AB yaptırımlarına boyun eğmesiyle yolunu ayırdı. Onca yaşına karşın faşist Altın Şafak partisine karşı çaba verecek örgüt kurma çalışması ortasındaydı. Biliyordu ki, örgütsüz uğraş olmazdı; verdiği ders buydu.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ.
ALINTIDIR