Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Başhekimi ve Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Faruk Yencilek, prostat hücrelerinin büyümesi (BPH) tedavisinde kullanılan Holmium Lazer Prostat Tedavisinin (HoLEP) ulaştığı teknolojiyle birlikte bugün altın standart tedavi tekniği haline geldiğini belirterek, hastalarda en az kanama riski ve yatış mühletinin kısalması ile misal prosedürlere bakılırsa hayli daha süratli bir güzelleşme sağladığını belirtti.
Yeditepe Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre, yaş ile birlikte bedende oluşan hormon dengesizliği niçiniyle prostat hücrelerinin büyümesi (BPH) dünyada ve Türkiye’de adamların en sık karşılaştığı meseleler içinde yer alıyor. İstatistiklere bakılırsa bu sorun, 51 ila 60 yaş içindeki tüm adamların yaklaşık yarısı ve 80 yaşın üstündeki adamların yüzde 90’ını etkiliyor.
Kullanılan lazerin gücü arttı
Açıklamada görüşlerine yer verilen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Başhekimi ve Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Faruk Yencilek, özelikle hayat müddetinin uzamasıyla bir arada düzgün huylu prostat büyümesinin fazlaca daha geniş bir popülasyonu etkileyen bir sorun haline geldiğine işaret etti. Yencilek, BPH tedavisinde kullanılan Holmium Lazer Prostat Tedavisinin (HoLEP) ulaştığı teknolojiyle bir arada bugün altın standart tedavi usulü haline geldiğini belirterek, şunlar aktardı:
“HoLEP tekniği 1990’lardan günümüze dek kullanılıyor fakat o devirde bir grup çekinceler niçiniyle epey yaygınlaşmadı. Metodun birinci kullanıldığı vakit içinderda lazerin gücü düşüktü. Enükleasyon bugüne yakın derecede başarılıydı lakin kanamanın denetimi açısından bugünkü üzere yüksek bir muvaffakiyet yoktu. vakit içinde lazer teknolojisi gelişti ve lazerin gücü arttı. bu biçimdece koagülasyon dediğimiz kanamayı denetim etme gücü de artırıldı. Bunun kararında da son 10 yılda bütün Avrupa ülkeleri ve Amerika’da yaygın olarak kullanılarak prostat tedavisinde yeni altın standart olarak görülmeye başlandı.”
Prostatı önemli derecede büyümüş hastaların tedavisinde kıymetli seçenek
Uygun huylu prostat büyümesinin 60 yaşın üstündeki adamların yaklaşık yüzde 40’ından fazlasında ortaya çıkan idrar zorluğunun en kıymetli sebebi olduğunu hatırlatan Yencilek, üstelik yaş arttıkça durumun daha da kötüleşebildiğini vurguladı.
HoLEP’in yeterli huylu prostat büyümesi olan ve cerrahi teşebbüs gerektiren tüm hastalara uygulanabilen bir sistem olduğunun altını çizen Yencilek, “Gerçekleştirilen ilaç tedavilere karşın problemleri devam eden hastalarda cerrahi gündeme gelebileceği üzere, idrar yapma sorunları şiddetli olan kümede da birinci seçenek olarak akla gelmektedir. HoLEP, düzgün huylu prostat büyümesi olan ve cerrahi teşebbüs gerektiren bu küme hastalarda da uygulanabilen yoldur. Her boyutta prostat bu usulle endoskopik (kapalı) olarak tedavi edilebilmektedir. Bu formülle prostatın idrar akışını engelleyebilecek tüm kısım çıkarılabildiği için bilhassa önemli derecede büyümüş hastaların tedavisi için de kıymetli bir seçenektir.” tabirlerini kullandı.
Yencilek, kullanılan öbür prosedürlerde lakin 90 ml’ye kadar olan prostatların ameliyat edebildiğine işaret ederek, “90 ml üstü prostat büyümelerinde açık ameliyatlar önerilmektedir. Lakin her boyutta prostat büyümelerinde uygulanabilen HoLEP, 150 gram üstündeki prostat büyümelerinde birinci tercih edilen prosedür olmalıdır.” ikazında bulundu.
yinelama riski epeyce düşük
HoLEP ameliyatında kullanılan lazer gücünün etkilediği doku derinliğinin epeyce az olmasından dolayı hasta açısından da değerli kazanımları olduğunun altını çizen Yencilek, “ötürüsıyla prostatın haricinde seyreden ve ereksiyonu (sertleşmeyi) sağlayan sonları etkilemez ve süreç daha sonrası cinsel fonksiyon bozukluğu üzere problemler da gözlenmez. İdrar tutmayı sağlayan sfinkter ismi verilen yapı HoLEP ameliyatıyla müdahale edilen bölgenin haricinde kalıp korunduğu için de süreç daha sonrası idrar kaçırma üzere sorunun de önüne geçilmesi sağlanır. Sonuçta, idrar akışı anında güzelleştirmesi, hastanede kalış müddetinin kısa olması, kan sulandırıcı ilaç kullanırken, ameliyat olabilmeye imkan sağlaması ve tekrar prostat ameliyatı ihtiyacının epey düşük olması üzere kazanımlarıyla birlikte hasta dostu bir formül olduğunu söylemek mümkün.” bilgisini verdi.
Kısa müddette günlük hayatına dönebiliyor
Yencilek, HoLEP ameliyatı daha sonrasında hastanın 1-2 hafta ortasında gündelik hayatına dönebildiğini aktararak, “Bu formülde ameliyat idrar kanalından bir endoskopla girilerek gerçekleştirilir. Rastgele bir kesi yapılmadığı için de hasta günlük yaşama epeyce süratli dönebilir. İşine başlayabilir, araba kullanabilir. Fakat bu müddet zarfında ağır cisimleri kaldırmaktan, cinsel ve ağır fizikî aktivitelerden kaçınmak gereklidir. Bir öbür noktanın daha altını çizmem gerekirse, Güzel huylu prostat büyümesi sorunu yaşayan hastalarda kullanılan HoLEP için bir yaş sonu bulunmuyor.” açıklamasında bulundu.
BBH’de kanser riski bulunmasa da erkekler rutin denetimlerine devam etmeli
Bu tekniğin ayrıyeten, ameliyat daha sonrasında prostat dokusunun patolojik taraftan tahlil edilmesi imkanını sağladığını hatırlatan Yencilek, bunun da muhtemel kanser riskini minimize etmek ismine değerli olduğunu belirtti.
Yencilek, bilinenin tersine düzgün huylu prostat büyümesinin kansere dönüşemeyeceğinin de altını çizerek şunları aktardı:
“Prostatın bilimsel olarak 4 anatomik bölgesi bulunmakta. Lakin pratikte anlatmak için 2 bölgeden kelam ediyoruz: İç ve kabuk bölgesi. Daha yeterli anlaşılması için prostatı bir portakala benzetirsek ortasındaki meyve kısmı ve kabuğu. Güzel huylu prostat büyümesi prostatın iç kısmından, kanser ise dış kısmından gelişir. Bunu bilmek şu açıdan kıymetli: Âlâ huylu prostat büyümesi niçiniyle ameliyat geçirenler prostatını aldırdıkları için artık takibe gerek olamadığı üzere yanlış bir kanıya varıyorlar. halbukiki bu kanı son derece yanlış. Güzel huylu prostat büyümesi için yapılan ameliyatların hepsinde prostatın kabuk kısmı yerinde bırakılır, iç kısmı boşaltılır. ötürüsıyla kabuk kısmında kanser gelişme riskinin devam ettiği akıldan çıkarılmamalı, rutin yıllık prostat muayenesine devam edilmelidir.”
AA / Abdulkadir Günyol – Son Dakika Haberleri
Yeditepe Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre, yaş ile birlikte bedende oluşan hormon dengesizliği niçiniyle prostat hücrelerinin büyümesi (BPH) dünyada ve Türkiye’de adamların en sık karşılaştığı meseleler içinde yer alıyor. İstatistiklere bakılırsa bu sorun, 51 ila 60 yaş içindeki tüm adamların yaklaşık yarısı ve 80 yaşın üstündeki adamların yüzde 90’ını etkiliyor.
Kullanılan lazerin gücü arttı
Açıklamada görüşlerine yer verilen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Başhekimi ve Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Faruk Yencilek, özelikle hayat müddetinin uzamasıyla bir arada düzgün huylu prostat büyümesinin fazlaca daha geniş bir popülasyonu etkileyen bir sorun haline geldiğine işaret etti. Yencilek, BPH tedavisinde kullanılan Holmium Lazer Prostat Tedavisinin (HoLEP) ulaştığı teknolojiyle bir arada bugün altın standart tedavi usulü haline geldiğini belirterek, şunlar aktardı:
“HoLEP tekniği 1990’lardan günümüze dek kullanılıyor fakat o devirde bir grup çekinceler niçiniyle epey yaygınlaşmadı. Metodun birinci kullanıldığı vakit içinderda lazerin gücü düşüktü. Enükleasyon bugüne yakın derecede başarılıydı lakin kanamanın denetimi açısından bugünkü üzere yüksek bir muvaffakiyet yoktu. vakit içinde lazer teknolojisi gelişti ve lazerin gücü arttı. bu biçimdece koagülasyon dediğimiz kanamayı denetim etme gücü de artırıldı. Bunun kararında da son 10 yılda bütün Avrupa ülkeleri ve Amerika’da yaygın olarak kullanılarak prostat tedavisinde yeni altın standart olarak görülmeye başlandı.”
Prostatı önemli derecede büyümüş hastaların tedavisinde kıymetli seçenek
Uygun huylu prostat büyümesinin 60 yaşın üstündeki adamların yaklaşık yüzde 40’ından fazlasında ortaya çıkan idrar zorluğunun en kıymetli sebebi olduğunu hatırlatan Yencilek, üstelik yaş arttıkça durumun daha da kötüleşebildiğini vurguladı.
HoLEP’in yeterli huylu prostat büyümesi olan ve cerrahi teşebbüs gerektiren tüm hastalara uygulanabilen bir sistem olduğunun altını çizen Yencilek, “Gerçekleştirilen ilaç tedavilere karşın problemleri devam eden hastalarda cerrahi gündeme gelebileceği üzere, idrar yapma sorunları şiddetli olan kümede da birinci seçenek olarak akla gelmektedir. HoLEP, düzgün huylu prostat büyümesi olan ve cerrahi teşebbüs gerektiren bu küme hastalarda da uygulanabilen yoldur. Her boyutta prostat bu usulle endoskopik (kapalı) olarak tedavi edilebilmektedir. Bu formülle prostatın idrar akışını engelleyebilecek tüm kısım çıkarılabildiği için bilhassa önemli derecede büyümüş hastaların tedavisi için de kıymetli bir seçenektir.” tabirlerini kullandı.
Yencilek, kullanılan öbür prosedürlerde lakin 90 ml’ye kadar olan prostatların ameliyat edebildiğine işaret ederek, “90 ml üstü prostat büyümelerinde açık ameliyatlar önerilmektedir. Lakin her boyutta prostat büyümelerinde uygulanabilen HoLEP, 150 gram üstündeki prostat büyümelerinde birinci tercih edilen prosedür olmalıdır.” ikazında bulundu.
yinelama riski epeyce düşük
HoLEP ameliyatında kullanılan lazer gücünün etkilediği doku derinliğinin epeyce az olmasından dolayı hasta açısından da değerli kazanımları olduğunun altını çizen Yencilek, “ötürüsıyla prostatın haricinde seyreden ve ereksiyonu (sertleşmeyi) sağlayan sonları etkilemez ve süreç daha sonrası cinsel fonksiyon bozukluğu üzere problemler da gözlenmez. İdrar tutmayı sağlayan sfinkter ismi verilen yapı HoLEP ameliyatıyla müdahale edilen bölgenin haricinde kalıp korunduğu için de süreç daha sonrası idrar kaçırma üzere sorunun de önüne geçilmesi sağlanır. Sonuçta, idrar akışı anında güzelleştirmesi, hastanede kalış müddetinin kısa olması, kan sulandırıcı ilaç kullanırken, ameliyat olabilmeye imkan sağlaması ve tekrar prostat ameliyatı ihtiyacının epey düşük olması üzere kazanımlarıyla birlikte hasta dostu bir formül olduğunu söylemek mümkün.” bilgisini verdi.
Kısa müddette günlük hayatına dönebiliyor
Yencilek, HoLEP ameliyatı daha sonrasında hastanın 1-2 hafta ortasında gündelik hayatına dönebildiğini aktararak, “Bu formülde ameliyat idrar kanalından bir endoskopla girilerek gerçekleştirilir. Rastgele bir kesi yapılmadığı için de hasta günlük yaşama epeyce süratli dönebilir. İşine başlayabilir, araba kullanabilir. Fakat bu müddet zarfında ağır cisimleri kaldırmaktan, cinsel ve ağır fizikî aktivitelerden kaçınmak gereklidir. Bir öbür noktanın daha altını çizmem gerekirse, Güzel huylu prostat büyümesi sorunu yaşayan hastalarda kullanılan HoLEP için bir yaş sonu bulunmuyor.” açıklamasında bulundu.
BBH’de kanser riski bulunmasa da erkekler rutin denetimlerine devam etmeli
Bu tekniğin ayrıyeten, ameliyat daha sonrasında prostat dokusunun patolojik taraftan tahlil edilmesi imkanını sağladığını hatırlatan Yencilek, bunun da muhtemel kanser riskini minimize etmek ismine değerli olduğunu belirtti.
Yencilek, bilinenin tersine düzgün huylu prostat büyümesinin kansere dönüşemeyeceğinin de altını çizerek şunları aktardı:
“Prostatın bilimsel olarak 4 anatomik bölgesi bulunmakta. Lakin pratikte anlatmak için 2 bölgeden kelam ediyoruz: İç ve kabuk bölgesi. Daha yeterli anlaşılması için prostatı bir portakala benzetirsek ortasındaki meyve kısmı ve kabuğu. Güzel huylu prostat büyümesi prostatın iç kısmından, kanser ise dış kısmından gelişir. Bunu bilmek şu açıdan kıymetli: Âlâ huylu prostat büyümesi niçiniyle ameliyat geçirenler prostatını aldırdıkları için artık takibe gerek olamadığı üzere yanlış bir kanıya varıyorlar. halbukiki bu kanı son derece yanlış. Güzel huylu prostat büyümesi için yapılan ameliyatların hepsinde prostatın kabuk kısmı yerinde bırakılır, iç kısmı boşaltılır. ötürüsıyla kabuk kısmında kanser gelişme riskinin devam ettiği akıldan çıkarılmamalı, rutin yıllık prostat muayenesine devam edilmelidir.”
AA / Abdulkadir Günyol – Son Dakika Haberleri