Türkiye’ye sitem: Yüzüstü bırakıldık
Taliban’ın 31 Ağustos’u ‘’zafer bayramı’’ ilan etmemesinin bir sebep var mı?
31 Ağustos’ta Nato Güçleri Kabil Hamid Karzai Havalimanı’ından büsbütün çekilecek. Taliban sözcüleri de 31 Ağustos’ta ‘’hiçbir ülkeyi istemiyoruz’’ açıklamasını yaptı.
Lakin Reuters’da dün çıkan bir habere bakılırsa Taliban yetkilileri Türkiye’den havalimanı boşaltıldıktan daha sonra teknik dayanak için istedi. bir daha birebir habere göre Türkiye Taliban’a Kabil’den ayrılmak için son gün olarak 31 Ağustos’u gösterdi.
Ankara Taliban’dan gelen bu riskli teklifi kıymetlendiriyor. Reuters’a konuşan bir Türk yetkili Türk Askeri olmadan Kabil’de çalışmanın inançlı olmayacağını söylemiş oldu.
Dün ajanslara düşen bir diğer haberde Amerikan Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın açıklamaları vardı. Amerika son tarih olarak 31 Ağustos’u gösteriyor ancak Blinken Afganlıların tahliyesi için her hangi bir tarih olmadığını belirterek soru işareti bırakan bir cümleyle devam etti ‘’Afganların unutulmayacağını’’ söylemiş oldu.
14 Ağustos tarihinde Kabil’de 6 bin Amerikalı vardı ve bunların 4 bin 500’ü hava yoluyla ülke dışına çıkarıldı. Geride kalanların 31 Ağustos’a kadar tahliyesi yapılacak.
NATO’YA ÇALIŞAN AFGANLAR RİSK ALTINDA
NATO ülkeleri yaptıkları açıklamalara göre binlerce NATO çalışanı Afgan’ı ülke dışına tahliye etti. Lakin geride binlerce NATO çalışanı Afgan ve aileleri kaldı. Taliban bilhassa yabancı ülkelere çalışan Afganlıların peşinde. Ve bu şahısların kayıtları, parmak izlerine kadar Afganistan İçişleri Bakanlığı’nın elinde. İçişleri Bakanlığı da Taliban’ın elinde. Odatv Youtube kanalından bu hafta yaptığımız yayınlarda Türk Silahlı Kuvvetleri’ne çalışan tercümanları büyük kısmının aileleriyle birlikte Kabil’de bırakıldığını yazmıştık. İki tercümanı yayına aldık ve ortasında bulundukları sıkıntı durumu kendi ağızlarından Odatv seyircisine aktarmıştık.
TÜRK DIŞİŞLERİ VE SAVUNMA BAKANLIĞI SESSİZ
Konuştuğumuz kaynaklara nazaran NATO bünyesinde TSK’ya çalışan 100-150 civarında lokal mütercim var. Bunların ailelerini de göz önüne alırsanız 400 ile 500 kişinin yazgıları şu an için Taliban’ın eline bırakılmış durumda.
Bu şahıslar öldürülme korkusu yaşıyorlar kendi ömürleri için değil aileleri için de bu tehlike mevcut. Yetki Dışişleri Bakanlığı’nda. Oradan bir talimat gitmedikçe Türk Silahlı Kuvvetleri Afganistan’da birlikte çalıştığı bireylerle ilgili harekete geçemiyor.
Türk Silahlı Kuvvetlerine 3.5 yıldır çalışan 23 yaşındaki Afgan bir bayan ailesiyle sıkıntı durumda. Odatv Youtube kanalımızda saniyelerin bile hayatları için kıymetli olduğunu söylemiş oldu. Bugün bir kere daha konuştum kendisiyle. Morali hayli bozuktu. İsmini vermiyorum. Taliban onu ve ailesini bulursa muhtemelen öldürecek.
Bugün motamot şunları söylemiş oldu:
‘’Biz burada kaldık. TSK’nin Kabil’den tahliyesi başladı. 24 saate kadar gidiyorlar. Ben ve ailem yapabildiğimiz kadar saklanacağız.
Zira Taliban’ın bizi bulunca yapacağı muhakkak. Durumumuz hayli berbat. Bütün ülkeler mahallî çalışanlarını götürdü ancak bize hiçbir şey söylenmedi. birlikte çalıştığımız amirlerimiz bizimle veda bile etmeden gitmişler. Kendimizi hayli berbat hissediyoruz. Yüzüstü bırakıldık. Çaresiz kaldık. Türkiye’den bunu beklemiyorduk. Herkes , ailelerimize huzursuz. Bize ‘’sizi Taliban’a teslim edip gitmeyeceğiz demişlerdi. Türkiye’den bunu beklemiyorduk.’’
Bir öteki mütercim 25 yaşındaki Afgan bir erkek. yıllardır TSK’ya çalışıyordu. O 5 yaşındayken Taliban’dan kurtulmuştu. Ortadan geçen 20 yıl ve bir daha Taliban kaygısıyla yüzleşti. İsmini vermediğim 25 yaşındaki Afgan tercümanı de aradım ve şunları söylemiş oldu:
‘’Durumlar maalesef epey makûs, her yeri dehşet kaplamış durumda. Konuttan çıkamıyoruz, bilinmeyen gizli yaşıyoruz, iki yahut üç günde yer değiştirmek zorundayım şahsen.
Düne kadar az dahi olsa umutluyduk Türkiye Devleti’nden. Büyüklerden bizi buradan tahliye ederler diye bekliyorduk. Zira bize her vakit sorduğumuzda yalnızca “bekleyin” diye karşılık verdiler, lakin dün TSK’nin birinci kümesi tahliye edildi ve 36 saatte herkes tahliye edilecek, şu an Kabil’de yalnızca 15-20 Türk askeri kaldı tahliye edilmeyen.
Onlar da büyük Elçinin müdafaası için kalmışlar. İki üç güne onlar da tahliye edilecek. Bizim kumandanlarımız dün bize bir şey demeden sessiz sedasız gittiler, ve biz vefata terk edildik. Büyük Türk Devleti’ne yakışanı yapmadılar.
Şu andan itibaren bizim 3-4 günümüz var, bu müddet içerisinde tahliye edilmezsek başımıza her şey gelebilir ve bunun sorumlusu bizi burada bırakanlardır.
Sahiden yazık öteki ülkeler binlerce insanı götürmüşken Türkiye Devleti 150 küsür şahsa sahip çıkamadı. Ben hala umutluyum, ve hala onlara sesleniyorum, Türkiye’ye seslenmiyorum! Bizi MEVTE terk etmeyin! Bize sahip çıkın! Bizi kurtarın! Ve son olarak ben şahsım ismine şayet benim yahut ailemin başına bir şey gelirse hakkımı helal etmiyorum.’’
Serdar Cebe-Talha Özmen
ALINTIDIR
Taliban’ın 31 Ağustos’u ‘’zafer bayramı’’ ilan etmemesinin bir sebep var mı?
31 Ağustos’ta Nato Güçleri Kabil Hamid Karzai Havalimanı’ından büsbütün çekilecek. Taliban sözcüleri de 31 Ağustos’ta ‘’hiçbir ülkeyi istemiyoruz’’ açıklamasını yaptı.
Lakin Reuters’da dün çıkan bir habere bakılırsa Taliban yetkilileri Türkiye’den havalimanı boşaltıldıktan daha sonra teknik dayanak için istedi. bir daha birebir habere göre Türkiye Taliban’a Kabil’den ayrılmak için son gün olarak 31 Ağustos’u gösterdi.
Ankara Taliban’dan gelen bu riskli teklifi kıymetlendiriyor. Reuters’a konuşan bir Türk yetkili Türk Askeri olmadan Kabil’de çalışmanın inançlı olmayacağını söylemiş oldu.
Dün ajanslara düşen bir diğer haberde Amerikan Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın açıklamaları vardı. Amerika son tarih olarak 31 Ağustos’u gösteriyor ancak Blinken Afganlıların tahliyesi için her hangi bir tarih olmadığını belirterek soru işareti bırakan bir cümleyle devam etti ‘’Afganların unutulmayacağını’’ söylemiş oldu.
14 Ağustos tarihinde Kabil’de 6 bin Amerikalı vardı ve bunların 4 bin 500’ü hava yoluyla ülke dışına çıkarıldı. Geride kalanların 31 Ağustos’a kadar tahliyesi yapılacak.
NATO’YA ÇALIŞAN AFGANLAR RİSK ALTINDA
NATO ülkeleri yaptıkları açıklamalara göre binlerce NATO çalışanı Afgan’ı ülke dışına tahliye etti. Lakin geride binlerce NATO çalışanı Afgan ve aileleri kaldı. Taliban bilhassa yabancı ülkelere çalışan Afganlıların peşinde. Ve bu şahısların kayıtları, parmak izlerine kadar Afganistan İçişleri Bakanlığı’nın elinde. İçişleri Bakanlığı da Taliban’ın elinde. Odatv Youtube kanalından bu hafta yaptığımız yayınlarda Türk Silahlı Kuvvetleri’ne çalışan tercümanları büyük kısmının aileleriyle birlikte Kabil’de bırakıldığını yazmıştık. İki tercümanı yayına aldık ve ortasında bulundukları sıkıntı durumu kendi ağızlarından Odatv seyircisine aktarmıştık.
TÜRK DIŞİŞLERİ VE SAVUNMA BAKANLIĞI SESSİZ
Konuştuğumuz kaynaklara nazaran NATO bünyesinde TSK’ya çalışan 100-150 civarında lokal mütercim var. Bunların ailelerini de göz önüne alırsanız 400 ile 500 kişinin yazgıları şu an için Taliban’ın eline bırakılmış durumda.
Bu şahıslar öldürülme korkusu yaşıyorlar kendi ömürleri için değil aileleri için de bu tehlike mevcut. Yetki Dışişleri Bakanlığı’nda. Oradan bir talimat gitmedikçe Türk Silahlı Kuvvetleri Afganistan’da birlikte çalıştığı bireylerle ilgili harekete geçemiyor.
Türk Silahlı Kuvvetlerine 3.5 yıldır çalışan 23 yaşındaki Afgan bir bayan ailesiyle sıkıntı durumda. Odatv Youtube kanalımızda saniyelerin bile hayatları için kıymetli olduğunu söylemiş oldu. Bugün bir kere daha konuştum kendisiyle. Morali hayli bozuktu. İsmini vermiyorum. Taliban onu ve ailesini bulursa muhtemelen öldürecek.
Bugün motamot şunları söylemiş oldu:
‘’Biz burada kaldık. TSK’nin Kabil’den tahliyesi başladı. 24 saate kadar gidiyorlar. Ben ve ailem yapabildiğimiz kadar saklanacağız.
Zira Taliban’ın bizi bulunca yapacağı muhakkak. Durumumuz hayli berbat. Bütün ülkeler mahallî çalışanlarını götürdü ancak bize hiçbir şey söylenmedi. birlikte çalıştığımız amirlerimiz bizimle veda bile etmeden gitmişler. Kendimizi hayli berbat hissediyoruz. Yüzüstü bırakıldık. Çaresiz kaldık. Türkiye’den bunu beklemiyorduk. Herkes , ailelerimize huzursuz. Bize ‘’sizi Taliban’a teslim edip gitmeyeceğiz demişlerdi. Türkiye’den bunu beklemiyorduk.’’
Bir öteki mütercim 25 yaşındaki Afgan bir erkek. yıllardır TSK’ya çalışıyordu. O 5 yaşındayken Taliban’dan kurtulmuştu. Ortadan geçen 20 yıl ve bir daha Taliban kaygısıyla yüzleşti. İsmini vermediğim 25 yaşındaki Afgan tercümanı de aradım ve şunları söylemiş oldu:
‘’Durumlar maalesef epey makûs, her yeri dehşet kaplamış durumda. Konuttan çıkamıyoruz, bilinmeyen gizli yaşıyoruz, iki yahut üç günde yer değiştirmek zorundayım şahsen.
Düne kadar az dahi olsa umutluyduk Türkiye Devleti’nden. Büyüklerden bizi buradan tahliye ederler diye bekliyorduk. Zira bize her vakit sorduğumuzda yalnızca “bekleyin” diye karşılık verdiler, lakin dün TSK’nin birinci kümesi tahliye edildi ve 36 saatte herkes tahliye edilecek, şu an Kabil’de yalnızca 15-20 Türk askeri kaldı tahliye edilmeyen.
Onlar da büyük Elçinin müdafaası için kalmışlar. İki üç güne onlar da tahliye edilecek. Bizim kumandanlarımız dün bize bir şey demeden sessiz sedasız gittiler, ve biz vefata terk edildik. Büyük Türk Devleti’ne yakışanı yapmadılar.
Şu andan itibaren bizim 3-4 günümüz var, bu müddet içerisinde tahliye edilmezsek başımıza her şey gelebilir ve bunun sorumlusu bizi burada bırakanlardır.
Sahiden yazık öteki ülkeler binlerce insanı götürmüşken Türkiye Devleti 150 küsür şahsa sahip çıkamadı. Ben hala umutluyum, ve hala onlara sesleniyorum, Türkiye’ye seslenmiyorum! Bizi MEVTE terk etmeyin! Bize sahip çıkın! Bizi kurtarın! Ve son olarak ben şahsım ismine şayet benim yahut ailemin başına bir şey gelirse hakkımı helal etmiyorum.’’
Serdar Cebe-Talha Özmen
ALINTIDIR